FKHC: “Direnmek, Terörizm Değildir!” *
Zeynep KORU
6 Haziran 2010
“barutla savunuyorum ben kendi toprağımı
ben filistin’e dönüyorum
yumruğum havada
filistin’e özgürlük
israil dışarı” **
Toprakları işgal edilmiş, kendi yurdunda sürgün, abluka altında bir halk Filistinliler. Üç parçaya bölünmüş ülkeleri. Birleşmiş Milletlerin girişimiyle topraklarının bir kısmı (en verimli yüzde elli beşi), 1948’de İsrail Devleti tarafından işgal edildi. Siyonist devlet, toprakların diğer bir kısmını da 1967’de işgal etti. Geride yalnızca Gazze Şeridi ve Batı Şeria kaldı. Filistin Halkı, yıllardan beri süren kanlı saldırılarla işgal edilmiş yurtlarında zor koşullarda yaşamaya mahkûm edilirken, bir kısmı da çeşitli ülkelere göç etmek zorunda kaldı.
Siyonist işgal ve katliam, direnişi doğurdu Filistin topraklarında. Direniş hareketleri içerisinde solda yer alan örgütlerden en önemlisi Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’dir kuşkusuz. Kısa adı FHKC. 11 Aralık 1967’de Hıristiyan bir Arap olan George Habaş (El Hekim) liderliğinde kuruldu. FHKC, topraklarının bölünmesine karşı çıkarak, Yahudi ve Arap halklarının tek bir Filistin Devleti çatısı altında yaşadığı, laik ve demokratik bir toplum hedefledi. Filistin’deki diğer Ulusal Kurtuluş Hareketleri’nden farklı olarak Marksist-Leninist bir mücadele çizgisini savundu. İlk kurulduğu yıllardan bu yana etkin eylemlere imza attı, işgale karşı militan mücadele hattını benimsedi. İsrail’in yaptığı katliamlar karşısında Siyonist hedefleri vurucu nitelikte mücadeleye girişti, diğer ılımlı, uzlaşmacı hareketleri eleştirdi.
“Zafere kadar birlik, inat, direniş!”
80’li yılların sonlarında Sosyalist Blok’un yıkılışıyla birlikte sosyalist hareketlerin tüm dünyada ciddi anlamda mevzi kaybına paralel olarak, FHKC ilk yıllardaki ivmesini kaybeder. Fakat gelinen aşamada yeniden toparlanma sürecine giren FHKC, geçtiğimiz yıl kuruluşun 42. yıldönümünde Gazze’de 70 bin kişiyle gerçekleştirdiği mitingle ve mitingde coşkuyla haykırılan “zafere kadar birlik, inat, direniş!” sloganlarıyla, gücünü ve iddiasını yitirmediğini göstermiştir. Yine 42. kuruluş yıldönümünde FHKC, stratejik hedefinin “Filistin’in tüm ulusal topraklarında herkesin ırk, cinsiyet veya din temelinde ayrımcılık olmaksızın eşit haklara sahip olduğu, demokratik bir devletin kurulması” olduğunu vurgularken, Fetih-Hamas ayrılığına ağır eleştirilerde bulunarak, ortak hedefler temelinde birliğin sağlanmasının vazgeçilmez hedefleri olduğunu savundu.
“FHKC, birlik ve direniş programı üzerinden üçüncü tarafı örmeye çalışıyor”
5-6 Haziran tarihlerinde Filistin İçin İsrail’e Karşı Boykot Girişimi tarafından düzenlenen uluslararası sempozyum nedeniyle Türkiye’ye gelen FHKC Temsilcisi Abu Ahmad Fuad da birlik ve direniş vurgusu yaptı. Abu Ahmad Fuad, El Fetih örgütünün emperyalist devletlerle uzlaşmacı yanını, Hamas’ın İslami bakış açısını eleştirerek, FHKC’nin birlik ve direniş programı üzerinden üçüncü tarafı örmeye çalıştıklarını belirtti.
FHKC, Marksist bir örgüt olarak ulusal birliği temel alarak Filistin Halkının referans alındığı kurtuluşu hedefliyor. Bu uğurda birçok bedel ödeyen örgüt, genel sekreterleri Ebu Ali Mustafa’yı 27 Ağustos 2001 tarihinde, bir İsrail helikopterinin iki roketle bürosunu vurması sonucu şehit verdi. Sonraki genel sekreteri Ahmed Sedat tutuklandı. ABD’nin de düşman örgüt ilan ettiği FHKC, çizgisinden taviz vermiyor, gözünü dünyadaki sosyalist mücadeleye dikiyor. FHKC Temsilcisi Abu Ahmad Fuad da bu düşüncelerini, “Türkiye’de de sol örgütlenmeler ile kendi mücadeleleri arasında bağları geliştirmeyi hedeflerken, ortak çalışmaların zeminini oluşturmayı istediklerini” belirterek ortaya koyuyor.
FHKC bize elini uzatıyor. Türkiyeli sosyalistler olarak gelen bu çağrı karşısında görevimiz, tarihimizde örnekleri yaşandığı gibi Filistin Halkıyla ortak mücadele hattını örmektir.
* FHKC’nin öne çıkarttığı slogan
** FHKC marşından bir bölüm