Saray rejimi tarafından, HDP’yi etkisiz kılmayı hedefleyen ve halkların iradesini hedef alan yeni kapsamlı bir siyasi operasyonla yüz yüzeyiz. Siyasi iktidar, bu operasyonla ekonomik, siyasi ve ideolojik zeminlerde yaşadığı tıkanıklığını, otoriter yönetim biçimini daha da tırmandırarak aşma çabasında olduğunu bir kez daha göstermektedir. Tarihi rekorlarını altüst eden işsizlik oranlarını, gelir dağılımında mutlak eşitsizliği, yandaş tekellere sağlanan devasa rantları beka meselesi perdesiyle görünmez kılmaya çalışan rejim için baskı politikaları giderek bir seçenek olmaktan çıkıp bir zorunluluk haline ulaşmıştır.
Saray rejimi kendisini zorlayacak ana güç olarak halkların birleşik mücadele ve direnme gücünü temsil eden HDP’yi görmektedir. Bu nedenledir ki HDP üzerindeki baskı ve zulüm politikalarına, her geçen gün panik halinde yenilerini ekliyor. HDP’li belediyelere kayyım atayarak, belediye eşbaşkanlarını tutuklayarak, gençlerine işkenceli sorgu yaparak, basın açıklamalarını yasaklayarak, siyaset alanı ve faaliyet alanlarında büyük bir kuşatma ve kısıtlama uygulayarak sistematik saldırılarını sürdürmektedir.
Bu saldırılar, halkların iradesini gasp etme anlamında nafile bir çabadır. Birlikte sürdürdüğümüz eşitlik ve özgürlük yürüyüşü durdurulamayacaktır. Demokrasi, barış, özgürlük ve eşitlik mücadelesinin en geniş ve en kapsayıcı zeminde geliştirilmesinin önü durdurulamayacak, halklar arasındaki dayanışma büyüyecektir.
Saray faşizmi, halkların eşit, demokratik, özgür bir toplum içinde bir arada yaşama iradesi karşısında yenilecektir!