Haziran ayında işlerine son verilen 7286 işçi, üç ay boyunca oturma eylemi yaptıktan sonra artık ümitleri tükenince 10 Eylül’de Van’dan Ankara’ya doğru yürüyüşe geçtiler. Daha şehrin çıkışında polisle karşı karşıya gelen işçilerden bir grup kendilerini destekleyen sivil toplum örgütlerinin yardımı ile arabalara binip polis engelini aştılar.
Yürüyüşün gerekçesini Van KESK temsilcisi şu sözlerle açıklıyor, ‘Depremden sonra AKP iktidarının politikaları sonucu, ekonomisi çökme noktasına getirilen kentte, yoksulluğun, işsizliğin insan yaşamını esir aldığı bir süreçte, yaklaşık üç yıldır çalıştırılan ve her dönemde verilen sözlerle oyalanan İŞKUR mağdurları adeta açlıkla terbiye edilmek isteniyorlar.’ Oysa şehrin sorunları deprem sonrası daha da ağırlaşmış.
Yaklaşık bir haftalık yürüyüş sırasında her büyük şehrin girişinde ve çıkışında benzer olaylar yaşandı. Ancak kendilerinin deyimi ile 70.000 kişinin ekmek kapısı olarak gördükleri işlerini kaybetmemek için Ankara’ya vardılar. Önümüzdeki bayram günlerine kadar Ankara’da Bakanlıktan Meclise kadar gidebilecekleri her kapıyı çalmak istiyorlar.
2011 depreminden sonra Toplum Yararına Çalışma Projesi (TYÇP) kapsamında çeşitli kamu kuruluşlarında çalışmak üzere işe alınan bu işçilere önce altı ayla sınırlı bir süre için iş verilmiş. Depremin kanayan yarası durmayınca çalışma süreleri dokuz aya çıkarılmış. Süre bitince yeniden işe alınmışlar. Her seferinde kendilerine geçici işçilikten kadroluya geçeçekleri konusunda sözler verilmiş.
AKP’li Van milletvekilleri, Çalışma Bakanı ve hatta Başbakan’la görüşerek çalışma sürelerinin devam etmelerini sağlamışlar. Önce genel sonra yerel seçim derken Haziran 2014’ te verilen tüm sözler buhar olup uçmuş.
TYÇP aslında hükümetin ‘terörle’ mücadele programının bir parçası. İşsizlerin sayısını azaltınca ‘teröre’ son vereceğini düşünen hükümet 2011 yılında bu projeyi hayata geçirmeye başladı. Yaklaşık 50.000 kişinin geçici olarak kamu kurumlarında çalıştırılmasını öngören proje ‘ağırlıklı olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde Toplumsal huzura ve aile huzuruna katkı sağlama’ amaçlı olarak açıklandı. 23 ilde İŞKUR aracılığı ile işe başlayanlara ise sürekli olarak geçici olan bu işin bir süre sonra kalıcı hale getirileceği sözü verilmekteydi.
Ancak söz bir türlü tutulamayınca hoşnutsuzluk da artmaya başladı. Örneğin bu yılın Mayıs ayında Şanlıurfa’da dokuz ay resmi kurumlarda çalıştıktan sonra işlerine son verilen 300 işçi, kentin ana caddesini trafiğe kapatarak olayı protesto ettiler.
Bölgede ‘terörle mücadele için’ daha önce köy koruyuculuğu sistemini getiren devlet, bu sefer aynı mantıkla TYÇP gibi şatafatlı isimlerle kendi çözüm süreci mantığına uygun yeni girişimlerde bulunuyor. Köy koruculuğu yirmi senesini devirmeden iflas etti. Bu yeni projelerin içyüzü ise daha üç yıl geçmeden ortaya çıktı. Bölge halkı artık ağzına sürülen bir parmak balla susturulacak zamanı çoktan geride bıraktı.
Aylardır bölgede süren tartışmalar bu tür sorunların nasıl çözüleceğini göstermiştir. ‘Öncelikle kendi demokratik sistemini inşa görevi vardır; artık Kürt halkı kendini yönetmeli ve halk olarak kimseden bir şey beklemeden gerekli olan şeyleri kendisi yapmalıdır.’ (M. Karayılan) Örneğin ‘Van genelinde 1359 civarında okul bulunuyor. Bu okullarda on binlerce öğrencinin hijyenik olmayan koşularda sağlıkları tehlikeye atılmakta. Oysa enerjisi yerinde olup çalışmak isteyen binlerce işsiz insanlarımız sadece buralarda görevlendirilerek hem işsizlik sorunu hem de temizlik ve sağlık sorunları giderilir. “Bekleme, yap!” şiarı ile neden yeni bir örnek oluşturulmasın ki?
TYÇP nin diğer acıklı bir yanı ise bu kapsamda çalışan işçilerin ücretlerinin işsizlik sigortası fonundan ödenmesi. Milyonlarca işçinin aylığından kesilen işsizlik sigortası primlerini işsizlere vermemek için her gün yeni bir uygulama başlatan İŞKUR, iş hükümetin ‘projelerine’ gelince kesenin ağzını sonuna kadar açmakta. 2013 yılında işsizlere ödenen işsizlik ödenekleri 1.276.981 TL iken eğitim giderleri 1.123.169 TL olmuş. Bu eğitim giderlerinin neredeyse tamamı ise TYÇP kapsamında işe alınanlara ödenen ücretler. Bugüne kadar bunu İŞKUR yaptı, sırada çalışanlar var.