Bağdat Kerkük’ü geri aldı. Barzani öncelikle kendi yıpranışını ve güç kaybını onarmak için tartışmalı bir referanduma gitmişti; fakat Bağdat’ın son hamlesiyle kazanmaya çalıştığı gücünü tümüyle yitirme durumunda kalabilir.
Barzani Federasyon yönetimindeki gücünü kaybetmeye başlayınca parlamentoyu kapattı ve fiili durum yarattı. Şimdi bunun bedelini ödüyor. KDP, Bağdat’la anlaşma yaptığı için KYB’yi suçluyor. Ancak İndependent gazetesinin bölge muhabiri Partick Cockburn’a göre iki parti de Bağdat ile Kerkük’ten çekilmek için anlaşma yapmıştır. Bu daha büyük olasılık gibi görünüyor. Sonuç olarak, “IŞİD’le mücadele” günlerinde peşmergelerin Musul, Şengal ve Kerkük’te kurdukları etkinlik referandum sonrası kaybedilmiştir.
Kürt halkı bir kez daha kendi iç çelişkilerinin kurbanı oluyor. Yaşanan “hezimet” 1975 Cezayir anlaşması ile kıyaslanıyor. ABD’nin kotarmasıyla İran ve Irak anlaşarak Kürtlerin “dağlardan” çekilmesini sağlamıştı. KYB bu büyük kırılmadan doğdu.
2017 Kerkük kırılmasından ne doğabilir?
Bu sorunun cevabına gelmeden referandum derslerine kısaca bakmak gerekiyor. Kendi içinde güçlü bir birlik yaratmadan, tersine bir tıkanmayı örtmeye çalışan referandum, karşı bir adımla yüz yüze gelince aniden çözülmüştür. Öte yandan, Amerika’ya güvenin genel olarak bölge halklarına ve özel olarak Kürt halkına hep bir bedeli olmuştur. Amerika, aynı anda Bağdat, Tahran ve Ankara’yı karşısına almak yerine “Kürtleri sattı.” Daha doğrusu satmak zorunda kaldı.
Aslında bölgede yaşanan gerilimin yükselişinin altında yeni bir güçler dengesine doğru gidişin sancıları yatıyor. Libya ve Yemen’i bir yana bırakırsak, Irak ve Suriye içinde yeni güç dengelerinin kurulma aşamasına gelinmiştir. Bu kritik noktada Amerika, İran’a saldırılarını arttırarak “Şii eksenini” zayıflatma adımlarını atmaya hazırlanıyordu. Bu nedenle içinden geçilen hassas günlerde referandumu “zamansız” bulmuştu.
Sonuca bakıldığında, referandum ve Kerkük satrancı sonrasında İran önemli bir mevzi kazanmıştır. Bağdat’ta Abadi, Amerika’ya Maliki’den daha yakın duruyor olsa da oyunun bu aşamasında İran pozisyonunu güçlendirmiştir. Kerkük’ü alan Abadi, Nisan 2018 seçimlerinde elini güçlendirmiştir. Gerçi bölge için altı yedi ay çok uzun bir süredir, hele mevcut koşulların kayganlığı dikkate alınırsa Abadi’nin bugün elini güçlendirmesinin yakın gelecek için bir garantisi yoktur.
Amerika yaşanmakta olan güç dengelerinin yeniden kuruluşu sürecinde hangi adımları atmaya hazırlanıyor? Irak’ta gelişmeler lehine olmadığı gibi, Suriye’de de Rakka’nın kurtulması ile süreç sonlanmamış tam tersine çok daha sancılı günlerin eşiğine gelinmiştir. Dey ez Zor ve İdlip hamleleri tablodaki en zorlu adımlar olarak duruyor.
Kerkük’ün düşüşü sonrasında Saray medyasında sevinç çığlıkları atıldı. Neye sevindiklerini gerçekten biliyorlar mı? Ankara, Bağdat için zaten güvenilmez bir ilişkiydi; Referandum sürecinde Barzani’yi de kaybetmiştir. Öte yandan Saray’ın bir ara diline doladığı “Pers yayılmacılığı” Tahran’ın son hamleleri ile devam edip, genişliyor. Ankara dış politikasını sadece “Kürtlere karşı” olmaya odaklayarak, bölgede oyun dışı kalmış, sürekli savrulan bir yol izlemiştir.
Referandum sonrası kırılmadan ne doğabilir? Kürt halkı Körfez Savaşı’ndan beri bölgedeki gelişmeleri kendi lehine değerlendirmeyi bilmiş, tarihi bir fırsat yakalamıştır. Çeyrek yüzyıldır elde edilen kazanımları kaybetmekle karşı karşıya mıdır? Kesinlikle hayır!
Kürdistan’ın geleceği yozlaşan Barzani tarzı ilişkilerde değil, güçlü bir gelişme gösteren Rojava’dadır. Referandum kırılması Kürt halkının tıkanan ve bozulan kendi iç ilişkilerini yeniden düzenlemek görevini çok acil bir sorun olarak en öne çıkartmıştır. Aslında “ulusal birlik” sürekli ertelenerek bugünlere gelinmiştir. Bunun baş sorumlusu KDP’dir. Bu kırılma farklı ve yeni bir doğuş için fırsattır.
Kürt halkının kendi iç bağlarının sağlamlaşması aynı zamanda bölgenin kurtlar sofrasında büyük güçlerle doğru ilişkiler kurulabilmesinin de tek teminatıdır.
Günler buraya doğru akıyor.
[button link=”http://www.sodap.org/mehmet-yilmazer-tum-yazilari/” align=”right” font_style=”italic” icon=”momizat-icon-pencil” icon_color=”#ffff00″]Yazarın tüm yazıları..[/button]