[email protected]
SODAP SODAP SODAP
  • Anasayfa
  • Tarihimiz
    • Dr. Hikmet Kıvılcımlı
  • SODAP
    • Neden SODAP?
    • Program
    • Tüzük
    • Kurumsal Kimlik
    • Arşiv
      • 2021
      • 2020
      • 2019
      • 2018
      • 2017
  • Açıklamalar
  • Yayınlar
    • Sosyalist Dayanışma Dergisi
    • Direniş Dergisi
    • Yol Dergi
  • İletişim
  • Bağış Yap
SODAP'a Katıl
  • Home
  • /
  • Açıklamalar
  • /
  • Faşizmi bozguna uğratmak için birleşelim

Faşizmi bozguna uğratmak için birleşelim

10 Haziran 2025

Faşizm kendisini tamamlamaya çalışıyorsa halka düşen bu planı boşa çıkarmaktır. 

Saray rejiminin 19 Mart operasyonuyla niyetinin kendisini tamamlamak, meşru ve demokratik yollarla iktidar değişim kanallarını kapatmak olduğu açık. Halk güçlerinin Gezi günlerini akla getiren bir biçimde ayağa kalkışı, geleceği çalınan gençlerin haşmetli dirilişi faşizmin heveslerini o an için kursağında bıraktı. Ancak bu tablonun halk güçleri açısından mutlak bir zafer olmadığı da ortadaydı. Eylemlerin sona erdiği ve 1 Mayıs’ın da anlamsız tartışmalarla güçsüzleştirildiği koşullarda faşizmin oyun planını hayata geçirme ısrarını ortaya koyduğu bir aşamadayız. Bu inadın kırılması hayati önemdedir. Haziran aylarında bu konuda tansiyonun giderek yükseleceğini öngörmeliyiz. Saldırıların odağındaki CHP, bu kampanyayı ancak halk güçlerine daha geniş bir alan açarak, halkın öfkesini daha görünür kılarak boşa çıkarabilir. Aksi takdirde hukuki ve siyasi yöntemlerle CHP’nin faşizmle uzlaşmama kararlığındaki kesiminin etkisizleştirilmesini amaçlayan saldırılar derinleşecektir. 

Bizler CHP’nin bir düzen partisi olduğunun farkında olmakla birlikte bu olağanüstü koşullarda belediyelerin ve halkın seçim hakkının savunulmasının güncel bir görev olduğunu düşünüyoruz. Halk güçlerinin kararlı duruşunun örgütlenmesinde inisiyatif almak, halkın politizasyonunu faşizmle hesaplaşma ve sosyalizme örgütlenme yönünde derinleştirmek için temel demokratik hakların en tutarlı bir biçimde savunulması bu aşamada proletarya sosyalizmi açısından hayati önemdedir. 

Saray Rejimi günlük bir tempoya bindirdiği operasyonlarla aslında uygulanan ekonomik programın başarısızlığının sermaye sınıfı içinde yarattığı gerilimleri de yönetmeye çalışıyor. İşsizlik giderek hızlanan bir biçimde artıyor, yüksek faiz iç talebi, değerli lira ise dış talebi baskılıyor. Sermayenin farklı fraksiyonları bu süreçte itirazlarını dillendirse de iktidar bu gerilimleri bir kırılmaya yol açmayacak biçimde dengede tutmak istiyor. Ancak önümüzdeki günlerde ekonomideki sıkışmanın etkilerinin daha da belirgin hissedileceği bir döneme giriyoruz. 

Bu süreçte açlık sınırının altına demir atmış asgari ücretin güncellenmesi mücadelesinin yükselmesi iktidarın oyunlarının bozulması açısından hayati önemde olacaktır. Demokrasi mücadelesini halkın ekmek mücadelesiyle birleştirme iradesinin en güçlü biçimde ortaya konması gereken günlerden geçiyoruz. Temmuzda zam bir seçenek değil zorunluluktur. Emeklilerin bayram ikramiyelerinin en az bir asgari ücret düzeyine çıkarılması da halkı mücadeleye kazanmak açısından anlamlı bir mücadele başlığı olacaktır. En geniş ortak inisiyatifler geliştirerek Temmuz’da tüm ücretlerde artışı en geniş işçi sınıfı katmanlarının ortak talebi olarak güçlü bir biçimde örgütlemeliyiz. Bu talebin örgütlenmesinde sarı sendikalardan beklenti içerisine girmek gerçekçi değildir. Esas olan devrimci bir enerjinin işçi mahallerini, varoşları, fabrikaları kendi enerjisine çekecek bir seferberlik içine girmesidir. Faşizme karşı demokrasi mücadelesi veren gençler, proletarya sosyalizmi saflarında işçi sınıfını örgütleme heyecanını da içten bir biçimde kucaklayacaktır. İşçi sınıfının hakkını almak için ayağa kalkması, genel direniş ruhunun kentlerimizde hâkim olması faşizmin nefesini mutlak biçimde kesecek yegâne olanaktır. Çerçevesini liberal bir demokrasi anlayışının çizdiği bir demokrasi programı, sınıfı mücadeleye güçlü bir biçimde kazanamaz, bu gerçekleşmediği koşullarda da faşizm üstte güreşmeye devam edecektir.

Kürt halkının onurlu barış mücadelesi karşısında sürekli patinaj içerisinde olan bir iktidar görünümü var. Faşist dostu Trump’tan aldığı her sıcak mesajı barışa mesafelenmek için bir olanak olarak gören bu tutum karşısında demokrasi mücadelesinin halkın barış talebini de daha güçlü sahiplenmesi gerekmektedir. Bugün her kim ki Kürt halkının barış için ortaya koyduğu özverileri bir tür pazarlık, bir tür ayrışma gerekçesi olarak çerçevelemeye çalışıyorsa bilin ki Saray rejiminin ekmeğine yağ sürme telaşındadır. Halkın geniş kesimlerinin birliğini en kıymetli varlığımız olarak korumak ve geliştirmek durumundayız. Biz halkın birliğine zarar veren gündelik polemiklerin dar çıkarcılığında debelenmeyi bu kritik konjonktürde faşizme karşı mücadeleye ihanet olarak okuyoruz. 

Bu çürümüş Saray rejiminden kurtuluş için ileriye doğru atılmış bir haziranın eşiğindeyiz. 

Share:
prev post next post

Leave a Comment Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Son Yazılar

  • 15-16 Haziran uzak geçmiş değil, şanlı bir gelecektir!
  • Emperyalist savaşa karşı halkların dayanışmasını örelim
  • Faşizmi bozguna uğratmak için birleşelim
  • Onurlu barış seçeneği tarihî bir fırsattır!
  • Faşizme kaybettirecek olan nerede olursa olsun güçlü ve birleşik 1 Mayıs’tır

Son yorumlar

  • Mehmet YILMAZER Tüm Yazıları için Trump Üçüncü Dünya Savaşına mı Hazırlanıyor? – Mehmet YILMAZER | SODAP
  • M. Sinan MERT Tüm Yazıları için Tegucigalpa Dersleri | SODAP
  • Mehmet YILMAZER Tüm Yazıları için 2019 Savaşları | SODAP
  • M. Sinan MERT Tüm Yazıları için Demokrasiyi Boğan Anti-Amerikancılık – M. Sinan MERT | SODAP
  • Mehmet YILMAZER Tüm Yazıları için Eksen Kaymasında Son Durum – Mehmet YILMAZER | SODAP

Categories

Recent Posts

  • 15-16 Haziran uzak geçmiş değil, şanlı

    Haziran 15, 2025
  • Emperyalist savaşa karşı halkların dayanışmasını örelim

    Haziran 14, 2025
  • Faşizmi bozguna uğratmak için birleşelim

    Haziran 10, 2025

Archives

SODAP

Sosyalist Dayanışma Platformu

Twitter Facebook Instagram Youtube

Copyleft © 2021