Dayanışmaevleri “Zamlara Hayır!” Dedi
“Zam, Zulüm, İşkence; İşte AKP”
İstanbul’da toplu taşımaya yapılan zamlar Dayanışmaevleri tarafından protesto edildi. 9 Kasım Salı günü saat 18.00’de Mecidiyeköy metrobüs durağında bir araya gelen Dayanışmaevleri üyeleri, belediyenin zam yağmuruna “artık yeter!” dedi. Halkın alkışlarla, sloganlara katılarak ve turnikelerden atlayarak destek verdiği eylem sivil ve resmi polisin ve özel güvenlikçilerin saldırısına rağmen hedeflendiği biçimde gerçekleştirildi.
“Tüccar Zihniyetli Belediyeciliğe Hayır. Metrobüs Zamları Geri Alınsın” yazılı bir pankart açan Dayanışmaevleri üyeleri, sık sık “Topbaş Zammını Al Başına Çal,” “İnsanca Yaşamak İstiyoruz,” “Zam, Zulüm, İşkence; İşte AKP” sloganları attı. Ardından basın açıklamasını okuyan Dayanışmaevleri Genel Başkanı Oktay Aslan, “Vatandaşı soyulacak tavuk gibi gören bir belediye istemiyoruz” dedi.
“Bu ülkeyi yönetenler hepimize cinnet mi geçirtmek istiyorlar?”
Aslan açıklamasına şöyle devam etti: “Halkın parası ile yapılıyor ne yapılıyorsa. Zaten dünyanın hiç bir yerinde olmadığı kadar çok işçilerin, yoksulların vergi ödediği bir ülkede yaşıyoruz. Ödediğimiz vergilerle maliyetleri karşılanan bir ulaşım sistemini kullanmak için neden bu kadar çok para ödemek zorundayız? Her şey paralı olacaksa neden ne alırsak alalım bizden vergi adı altında para kesiliyor? Suya zam, elektriğe zam, ulaşıma zam, hastaneye zam, okula zam, zam, zam, zam… Bu ülkeyi yönetenler hepimize cinnet mi geçirtmek istiyorlar? Sabahtan akşama saatlerce iş güvencesiz çalışan biz, ödediği vergilerle devleti ayakta tutan biz, ağzını açsa işsizlikle, kapı önüne konmakla tehdit edilen biz, didinse çalışsa da ay sonunu açık vermeden getiremeyen biz? Yeter, artık yeter!”
“Bu kadar zamma karşılık aldığımız hizmete ne demeli?”
Verilen hizmetin niteliğini de eleştiren Aslan şunları söyledi: “Bu kadar zamma karşılık aldığımız hizmete ne demeli? Ikış tıkış otobüslerde, havasız, alt alta üst üste bir yolculuk, koca bir eziyet. Bu hattın bütün İstanbul’un yükünü taşıdığı bilinmiyor mu? Neden yeterince otobüs konmuyor? Neden bütün günün yorgunluğunun üstüne bir de bu eziyete layık görülüyoruz?”
“Devlet, belediye tüccar mantığı ile yönetilmez”
Açıklamasının devamında toplu ulaşımın bir kamusal hizmet olduğunu vurgulayan Oktay Aslan şöyle dedi: “Kamusal hizmette kar, para kazanma değil toplumun huzuru ve mutluluğu esas alınmalıdır. Devlet, belediye tüccar mantığı ile yönetilmez. Temel ihtiyaçların üzerinden para kazanılmaz. Bunların özelleştirilmesi düşünülmez. Deniz ulaşımını özelleştiren belediye İETT’yi de pazarlamanın, dolayısıyla iyi paraya satabilmek için karlılığını arttırmaya çalışıyor. Ama olan yine bize oluyor.”
“Sefaleti kabul etmeyeceğiz!”
Oktay Aslan açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Bu dolapları boşa çıkaracağız. Zamları kabul etmeyeceğiz. Sefaleti kabul etmeyeceğiz. Biz sessiz kaldıkça sırtımıza binen yük artıyor. İnsanca bir yaşam istiyorsak, her şeyi alınacak, satılacak mal gören bu tüccar kafalı zihniyete karşı kar odaklı değil, insan odaklı bir anlayışı geçerli kılmak için mücadele etmeliyiz. Çocuklarımıza bırakacağımız en güzel miras insanca yaşanacak bir ülkedir. Gelin kimsenin aç uyumadığı, işsizlik kâbusu görmediği, toplu ulaşım, sağlık ve eğitim gibi temel kamusal hizmetlerin ücretsiz olduğu bir ülke için güçlerimizi birleştirelim, dayanışmayı büyütelim!”
Basın açıklamasından sonra eyleme destek veren bir kadın turnikelerden ücretsiz geçmek isteyince güvenlikçilerin saldırısına uğradı. Bunun üzerine turnikelere yönelen Dayanışmaevleri üyeleri halka turnikelerden ücretiz geçme çağrısı yaptı. Özel güvenlikçiler kitleyi engelleyemeyince devreye polisler girdi. Polis ve eylemciler arasında yaşanan arbede esnasında sık sık “Zamlara Hayır” sloganları atıldı. Eylemcilerin kararlılığı ve halkın desteği sonucunda dernek üyeleri ve çok sayıda kişi turnikelerden atlayarak geçti. Eylem, onlarca insanın metrobüse ücretsiz binmesiyle sona erdi.
Haberin CNN’deki görüntülerini izlemek için tıklayın…
Nethaberci.com haber portalındaki görüntüyü izlemek için tıklayın…