Zindan direnişleriyle, toprağa verdiği onbinlerce evladı, kadın – erkek fedakar gerillalarıyla, geceyarıları her an sofrasını hazır tutan köy anaları, dualarını eksik etmeyen yaşlı dede ve nineleri, sokaklarında ’’taş atan çocuklarıyla’’ ve umutlarıyla bilgeleşen kardeş halk! En kalleş, en insanlık dışı, pislik bir provokasyonu o yüce bilgelikle etkisizleştiren kardeş Kürt halkı! Uzattığınız barış ve kardeşlik elini Türkler inanın artık daha sıkı tutacak. Diktatörlükten, adaletsizlikten, yoksulluktan kurtulmanın, bu kardeşlik ve barış elini tutmakla mümkün olduğunu artık hergün daha çok anlayacak. Çünkü azımsanamayacak ölçekte bir Türk insanı AKP/Erdoğan diktatörlüğünden kurtulmanın, bu eli tutmakla mümkün olduğunu gördü ve kardeşliği daha da büyütmeye yöneldi. Olması gereken ama yıllarca gecik(tiril)en de zaten buydu. Artık kardeşliğimize atmaya yeltendikleri her bomba kendi ellerinde patlayacak ve büyüyen, ortak bir yurtta, gönüllü birlik temelli yaşamımız; Türk, Kürt, Arap, Çerkes, Ermeni, Rum, Gürcü, Laz, Roman, Abdal… gelişip güçlenen kardeşliğimiz olacak. Kadın ve erkeklerin eşit, engelliler için engelsiz, çocuklarımız ve yaşlılarımız için mutlu bir dünya! Başka, bambaşka bir dünya için!
Yarın sabah kendisini, hayallerinde heybetli bir sultan, aynasında gür yeleli bir aslan gibi gören bir zatı, süt dökmüş kedi sümsüklüğünde; kendisini veziri azam görmek isteyen bir başka zatı da, metruk bir bahçede kurumuş bok gagalayan yoluk tüylü bir tavuk sefilliğinde göreceğiz. Ama umudun, inancın ve kardeşliğin zaferini de göreceğiz!.. Hep birlikte… Göreceğiz!