Venezüella muhalefet liderleri, ocak ayı ortasında, halka “İktidarı değiştirmek için mükemmel bir fırtına yaratalım!” çağrısı yaptılar. Ülkede gene tüketim malları kıtlığının başladığını, bunun protesto edilmesini ve artık iktidarı kesin olarak devirmekten başka çarenin kalmadığını açıkladılar.
Hemen ekleyelim. 2013 başkanlık seçimlerinde Maduro’ya karşı kaybeden Önce Adalet Partisi lideri Caprilles’in, halkı gene sokaklara çağıran açıklaması barışçıldır. Oysa tutuklu olan radikal kanat lideri Lopez ve milletvekili olan Machado ise barikatların kurulmasını ve şiddet kullanılmasını istiyorlar. Bu anlamda muhalefet arasında eskisi gibi bir ayrılık vardır.
2014 Şubat-Mayıs aylarında yaşanan karışıklıkların yeniden başlama olasılığı var. Parlamento başkanı ve PSUV lideri D. Cabello, daha aralık ortalarında, muhalefetin tekrar ülkeyi kargaşa ortamına sokmak ve darbe düzenlemek amacında olduğunu açıklamıştı. Bu kez kendilerine “Anonim Savaş” adını veren bir grubun “Şah-Mat Operasyonu” başlatacakları istihbaratını almışlar. 15 Ocak’taki Caprilles’in açıklaması, bu operasyona verilen start olarak düşünülüyor. Ülkede çok sayıda medya sahibi olan Caprilles’in ailesi de CNN ile anlaşmış, olaylar canlı olarak verilecekmiş. Bir kaç gün önce Kolombiya’dan gelen bir kamyon içinde yakalanan bir milyon doların, aşırı muhalefetin kullanacağı paranın ilk bölümü olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca gene ocak ortasında iktidarın desteklediği Telesur televizyon kurumuna ait 8 çekim aracı yakılmıştı. Böylece bir şeyler kışkırtılmaya, halk arasında huzursuzluk yaratılmaya çalışılıyor. Ama Caprilles’in hafta başında ulusal grev çağrısına katılan olmadı.
Venezüella ikili iktidarının muhalefetteki burjuva kanadı, Chavez’in ölümünden beri iktidar olma çabalarını artırdı. Ekonominin %70’ini hala denetimlerinde tuttukları için iktidara karşı bunu koz olarak kullanıyorlar ve ekonomik savaş açıyorlar. Tüketim mallarını depoluyorlar ve yapay bir kıtlık yaratıyorlar. Halklar kuyruklarda beklerken, devlet güçleri gene özel bir şirkete ait depoda 1,5 milyon çocuk bezi, 360 kilo deterjan, 277 bin sabun kutusu vs. buldu. Bunlar halklara dağıtıldı.
Geçen yılki olaylar sonrasında Maduro iktidarı, ekonomik savaşa karşı birçok önlem aldı, daha doğrusu saldırıya geçti. Depolama yapanlar 10-12 yıl arası hapis cezasına çarptırılıyor, ticaret lisansları iptal ediliyor ve işbirlikçileri halka deşifre ediliyor. Bu savaş için yeni ekipler kuruldu. Denetimler arttırıldı. İhbar telefon hatları açıklandı. Şirketlerin defterleri, ithal ettikleri, sattıkları ve ürünlerin de miktarları, fiyatları denetlenmeye çalışılıyor. Bunun gibi birçok yeni önlem geliştirilip uygulanmaya başlandı. Chavez’in bile muhaliflerine bu kadar ciddi saldırmadığı söylendi.
Chavez öldükten sonra Venezüella iktidarı başta ABD olmak üzere dünya finans-kapital güçlerinin ciddi saldırısı ile karşı karşıyadır. Chavez döneminde yaptıklarının şiddetini ve dozunu artırdılar. Geçen şubat ayında da zengin mahalle gençleri aralarına karışan silahlı güçler, aynı Ukrayna’daki gibi, faşist bir darbeye giriştiler. Olaylarda çoğu oradan geçen halk ve kolluk kuvveti güçleri hatta kendi taraftarlarından 43 kişiyi öldürdüler. Devlet dairelerini ateşe verdiler, ormanları yaktılar, Karakas su depolarına petrol karıştırıp kullanılamaz hale getirdiler. Yepyeni metrobüsleri, istasyonları yaktılar. Ama bu şiddet sonuçta muhalefeti böldü ve Maduro ile masaya oturmak zorunda kaldılar. Maduro kendisini destekleyen halkları sokaklara değil sakin olmaya çağırarak muhalefetin emeli olan iç savaşı başarı ile önledi.
Venezüella’ya saldırının dozu, dış güçlerce de arttırıldı. Küba’ya yılların yaptırımlarının kaldırıldığının ertesi günü Venezüella’ya yaptırım konuldu. Ülke ekonomisi dışa bağımlıdır ve gelirlerinin %95’ini petrol ve türevleri oluşturur. Suudi ve ABD işbirliği ile petrol fiyatlarını düşürme planının hedefinin başında Venezüella gelmektedir. Batı güçleri ülkenin bu yılın başında iflas edeceği açıklamalarını yapıyorlar. İktidar ise ülke rezervlerinin bu saldırıyı püskürtme gücünde olduğunu, sosyal harcamalardan kesinti yapılmayacağını açıkladılar. Ancak yine de düşük petrol fiyatlarının ülkeyi etkileyeceği kesindir. Maduro bu aralar Çin, Orta Doğu ve Rusya gezileri ile dışarıdan ekonomisine yardım bulmaya çalışıyor ve şimdiye kadar da Çin, Katar, Rusya’dan bu doğrultuda sözler aldı, anlaşmalar imzaladı.
Geçen yılki saldırıyı 21.yy sosyalizm yanlıları başarılı bir savunma ile püskürtmüşlerdi. Şimdi ekonomik savaş oyununu, oyunun arkasındaki iç ve bununla sıkı sıkıya bağlantılı dış düşmanlarını daha da iyi tanıdıkları söyleniyor. Capilles’in “mükemmel fırtına yaratma” çağrısına gereken yanıtı vereceklerine inanıyoruz.
[button link=”www.sodap.org/ayse-tansever-tum-yazilari/” align=”right” font_style=”italic” icon=”momizat-icon-pencil” icon_color=”#ffff00″]Yazarın tüm yazıları..[/button]