6 Aralık 2015 Ulusal Meclis seçimlerinde muhalefet çoğunluğu aldıktan sonra işlerin bu noktaya gelmesi şaşırtıcı olmasa gerektir. Muhalefet iktidar olduktan sonra ilk işlerinin devlet başkanı Maduro’yu görevden almak ve anayasayı da değiştirmek olduğunu söylemişlerdi. Venezüella işte şimdi bu süreci büyük acılar ve çalkantılarla yaşıyor. Muhalefet güçleri ile Chavezci Maduro güçleri arasındaki mücadele hergün yeni saldırılar ile iyice gerildi. Bir de Brezilya da yaşanan “parlamenter darbe” muhalefet güçlerine cesaret verdi. Saldırılarını daha da arttırdılar. Maduro da saldırılara karşı devrimi korumaya çalışıyor.
Bu çatışmanın merkezine petrol fiyatlarındaki düşüş, bunun getirdiği bütçe ve döviz daralması oturuyor. Muhalefet buradan kalkarak iktidarı zor durumda bırakma saldırılarını arttırdı. Eskiden beri yaptıkları ihtiyaç maddelerinin depolanması, halka sunulmaması, karaborsada çok daha fahiş fiyatlara satılması giderek azıttırıldı. Son olarak da fabrikaları çalıştırmamaya başladılar. Ülkede üretim durma noktasına geldi. Bunlar yetmez gibi bir de yaşanan kuraklık ile elektrik üretimi durma noktasına geldi. Fabrikaların çalışma saatleri kısıtlandırıldı. Yani Venezüella her yönden sıkıştı. Maduro’nun dediği gibi, “Ülke, tarihinin en zor günlerinden birini yaşıyor.”
Halkların ekonomik sorunları muhalefetin umurunda değildir. Onlar Maduro’yu görevden alıp Bolivar Devrimi’ni bitirmek istiyorlar. Maduro da bunu engellemek için çeşitli çareler arıyor. Muhalefet bazı özelleştirmelerden, politik suçluların af yasalarından sonra Maduro’yu geri çağırma referandumu için imza kampanyasını başlattı. Referandum için seçimlerde Maduro’nun aldığı oyların bir fazlası kadar seçmen imzası gerekiyor. Anayasaya göre ikinci koşulda işin bu yıl içinde tamamlanması gerekiyor. Yoksa erken seçim yapılamıyor. Maduro’nun yardımcısı gelecek seçimlere kadar başkanlık yapacaktır. Yani koltuğa gene PSUV’dan biri oturacaktır. O nedenle muhalefet imza toplamaya başladı. 2,8 milyon imza toplandı. Bu yetmiyor. Toplanan imzaların geçerliliği seçim kurulu tarafından tek tek kontrol ediliyor. Seçim kurulu 190 bin ölü kişinin imzasını çıkardı. Yani referandum yapmak için yeterli imza henüz yoktur. Ama zamanda daralıyor. Bu durumda referandumun yapılabilme koşulları ortadan hızlı bir şekilde kalkıyor. Muhalefette mızmızlanmaya başladı.
Faşist muhalefetin baş dış destekçileri ABD ve Kolombiya’dır. ABD zaten çoktandır Küba’dan kaldırdığı ambargoyu Venezüella’ya koymuştu. Eski Kolombiya lideri Uribe’de birkaç gün önce dış ülkelere Venezüella’ya savaş açma çağrısı yaptı. Brezilya, Arjantin gibi ülkeler de elçilerini geri çağırdılar. Dış basının da bu doğrultuda saldırısı arttı.
Maduro hem bu dış saldırılar hem de ülke ekonomik sıkıntılarından yola çıkarak ülkede 60 günlük “özel durum” ilan eden bir kararname çıkarttı. Bu kararname doğrultusunda ordu alarma geçti. Sınırda manevralar başladı. Öte yandan kendisine içerideki kriminal çetelerle dövüşme yetkisi verildi. Muhalefet daha buna tepki gösterirken Maduro kararnameye ekler getirerek ekonomik önlemlerini açıkladı. Açıklama sırasında da “Devrimi radikalleştirmeye hazırım.” diyerek ekledi, “Verimliliği arttırmak ve temel gıda madde kıtlığını ortadan kaldırmak için işverenlerin kapattıkları fabrikaların yeniden üretime geçebilmesi için işçileri fabrikaları işgal etmeye çağırabilirim.” dedi. Bu zaten işçilerin çoktandır istediği bir şeydir.
Acil durum kararnamesi Maduro’ya bir takım özel yetkiler veriyor. Böylece Ulusal Meclis’ten çıkaramadığı bir takım ekonomik iyileşme için gerekli kararlar alabilecek. Amacı komün ekonomik üretimi arttırmaktır. Bu doğrultuda 7 tane yeni komün projesine fon aktarmak için gerekli imzaları atacaktır. Yeni uygulamaya konan gıda dağıtım sistemi CLAP güçlendirecektir. Buna göre halkın saatlerce kuyrukta beklemesini önlemek için ihtiyaçlar direkt adreslere götürülüyor. Bu işi yerel üretim komiteleri üstlendi ve ordu da şimdi yardım edecektir. Maduro bu kararname ile misyonları güçlendirmeye çalışacaktır. Yani kıtlıklardan, karaborsadan bıkan halka, muhalefet güçlerinin engellemelerinin üstesinden gelerek ihtiyaçları ayaklarına götürülecek ve böylece daha iyi bir denetim sağlanacaktır. Sosyal harcamalar arttırılacaktır. Eldeki döviz halka kullanılacaktır. Burjuva muhalefet de buna kızıyor ve “Bizde döviz yok.” diyor. Maduro’da “Dışarıdaki dolarlarınızı ülkeye getirin.” yanıtını veriyor.
Muhalefet Maduro’nun bu kararları karşısında Ulusal Meclis’ten son olarak acil duruma gerek olmadığı kararını çıkarttı. “Ülkenin tek sorunu Maduro’dur, o gidince sorunlar çözülecektir” dediler. Ülkede protestolara yeniden başladılar. Yüksek öğretim kurumlarının otonom üniversite denilenlerinde okuyan zengin kesim öğrencileri otobüsleri, kamyonları yakmaya, üniversiteleri işgal etmeye başladılar. Çeşitli yerlerde yolları kapatıp bir yıl önceki “barikat” protestolarını yeniden başlatmak istiyorlar. Çeşitli kentlerde yağmalamalar yaşanıyor. Capilas 16 ve 18 Mayıs günlerini Ulusal Protesto Günü olarak ilan etti ve halkı sokaklara çıkıp protesto yapmaya çağırdı.
Capilas birkaç gün önce Bolivar Ordusu’nu darbe yapmaya çağırdı. “Tanklarınızı, savaş uçaklarınızı hazırlayın artık hangi taraftan olduğunuzu gösterme zamanı gelmiştir” (telesur. english.com) yollu konuştu. Ya anayasadan ya da Maduro’dan yanasınız dedi. Ordu üst rütbelilerini de PSUV ile anlaşmak ve özel yetkiler elde etmekle suçladıktan sonra aslında sıradan erleri ordu içinde isyana davet etti.
Öte yandan Maduro taraftarları da hergün sokaktalar. Gençler devrimlerini sonuna kadar koruyacaklarının andını içiyorlar. Yüce Mahkeme de muhalefetin altığı kararların anayasaya aykırı ve geçersiz olduğunu söylüyor.
Sonuçta Venezüella’nın zor günleri daha da zorlaşıyor. Bıçakların çekilmesi dönemine doğru gidiliyor. Bilinçli, yoksul halklar yaşananların sorumlusunu burjuva muhalefet olduğunu görüyor. Maduro’nun arkasında devrimini canı pahasına savunmaya hazır bekliyor. Diğer yandan da muhalefet hem dış güçlerden aldığı destek, hem de Brezilya örneğinden yüreklenerek saldırıyor, saldırılarını arttırıyor. İpler her geçen gün daha da geriliyor.
[button link=”http://www.sodap.org/ayse-tansever-tum-yazilari/” align=”right” font_style=”italic” icon=”momizat-icon-pencil” icon_color=”#ffff00″]Yazarın tüm yazıları..[/button]