İktidar partisinin ‘Yeni Türkiye Sözleşmesi’ adı altında seçimlere iki ay kala açıkladığı dördüncü seçim beyannamesinde, işsizlik oranı olarak, bir kez daha % 5 hedeflendiği belirtiliyor. Açıklamanın ertesi günü yayınlanan resmi işsizlik rakamları ise üç seçim öncesi aynı vaatte bulunan iktidarın, bir kez daha seçimi kazansa bile bu hedefe ulaşma şansı olmadığını gösteriyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 15 Nisan’da yapılan açıklama şu cümle ile başlıyor: “Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2015 yılı Ocak döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 454 bin kişi artarak 3 milyon 259 bin kişi oldu.” İşsizlik oranı, bu sonuçla bir puan daha artarak % 11,3 olmuş. 2000 yılındaki ekonomik kriz ile % 6,5 tan % 10,5’e çıkan resmi işsizlik oranları 12 yıllık AKP iktidarı süresince azalmak bir yana, artmaya devam etmiş. 2000 yılında 1,5 milyon olan resmi işsiz sayısı, 2003 yılında 2,5 milyon; 2015 yılında ise 3,25 milyona tırmanmış. Başka bir deyişle; AKP iktidara gelirken, “Bu düzende iş yok!” diyenlerin ne kadar haklı olduğunu ortaya koymuştur. Söz konusu resmi rakamlar ise gerçeğin sadece bir yüzü. DİSK tarafından yapılan değerlendirmeye göre ise işsizlerin sayısı 6,9 milyon. Başka bir deyişle; işsizlik oranı en az % 18,5. Kadın çalışanlar dikkate alındığında durum daha da kötü. Resmi rakamlar, kadınlarda işsizlik oranını, % 13,1 olarak gösterirken; gerçek işsizliğin de % 26 civarında olduğu hesaplanmakta. Yine işsizlik sayılarının gösterdiği diğer bir konu ise inşaat alanında yolun sonuna gelindiğidir. Toplam işsizler içinde inşaat işçisi olan işsizlerin sayısı 493 binden 567 bine çıkmıştır. Başka bir deyişle; bu sektörde işsiz sayısındaki artış, ortalamanın üzerindedir. Benzer tablo sanayi içinde geçerlidir. Yalnızca hizmet ve tarım sektörlerinde işsiz sayısındaki artış ortalamanın altındadır. İşsizlik açısından ortaya çıkan diğer korkutucu bir gelişme ise geçici işlerde çalışanların, kısa bir süre içerisinde yeniden işsiz kalmaları. Resmi işsizlerin arasında, geçici bir işte çalıştıktan sonra yeniden işsiz kalanların oranı % 38’e çıkmış durumda. Son iki ayda işsiz kalanlar içerisinde geçici işte çalışmış olanların oranı ise % 44. Bu durum çalışma hayatında giderek yaygınlaşan taşeron gerçeğinin dolaylı bir yansıması. “Bu düzende iş yok!” diyenlerin sayısı da bu gelişmeler sonucu artmış durumda. Bir kamuoyu araştırmasına göre, ülkemizde en büyük sorun işsizlik. Her üç kişiden biri (% 33), işsizliği en büyük sorun olarak görürken; ikinci sırada % 10 ile yoksulluk gelmekte. Araştırmayı yapanlara göre hiçbir dönemde en büyük sorunu işsizlik diye nitelendirenlerin oranı % 33’ü bulmamış. Diğer ekonomik sorunlarla birlikte işsizlik, her iki kişiden biri için en büyük sorun. Hükümet, Ulusal İstihdam Strateji Belgesi ile işsizlik konusunda yönelimini belirlemiştir: Ucuz işgücü yaratmak ve bu şekilde işverenleri daha fazla işçi çalıştırmaya teşvik etmek. Bunun için özel istihdam bürolarının kurulması, kıdem tazminatının ortadan kaldırılması gibi girişimlerin ardı arkası kesilmiyor. Ancak yanlış hesap Bağdat’tan dönüyor. İşsizlik azalmak bir yana artmaya devam ediyor. Çalışanların da, dördüncü kez iktidara talip olan partinin işsizliği azaltmayacağını, artık anladığı görülüyor.
İşsiz sayısı | 2014 | 2015 |
Toplam | 2 805 000 | 3 259 000 |
Tarım | 215 000 | 211 000 |
Sanayi | 525 000 | 607 000 |
İnşaat | 493 000 | 567 000 |
Hizmetler | 1 206 000 | 1 472 000 |
[button link=”www.sodap.org/mehmet-akyol-tum-yazilari/” align=”right” font_style=”italic” icon=”momizat-icon-pencil” icon_color=”#ffff00″]Yazarın tüm yazıları..[/button]