Türkiye referanduma bıçak sırtında gidiyor. Son günlerdeki gelişme ve gerilimler referandum sürecini kaçınılmaz bir şekilde etkileyecektir. Nasıl etkileyeceğini olaylara bakarak öngörmeye çalışalım.
İlk önemli gelişme, Hürriyet gazetesindeki “karargah rahatsız” haberiyle patlak verdi. Erdoğan alışıldık üslubuyla Hürriyet gazetesini aşağıladı, gazete özür dileyerek bu salvoyu savuşturmaya çalışsa da konu yeni gelişmelere gebedir. Konuya iki farklı yönden bakmak gerekiyor. Bir “rahatsızlık” olasılığı hem iktidarı hem de Saray’ı fazlasıyla ürkütmüştür. 15 Temmuz her ne kadar “Allah’ın lütfu” olsa da o günden beri yaşananların toplumda ve elbette orduda biriktirdiği gerilimi en iyi Saray biliyor. En küçük “rahatsızlık” Saray’ın koridorlarında büyük yankılar uyandıracaktır.
Öte yandan, bu haberden Saray ve iktidar yeniden bir mağduriyet yaratmaya çalıştı. Efelenmeler, kahramanlık öyküleri bir kez daha ortalığı kapladı. Ancak bu edebiyatın öncekiler ölçüsünde alıcı bulmadığı görülüyor. Zavallılaşmış bir gazeteye, yanına silik ve ezik genelkurmay başkanını alarak yapılan efelenmeler tutmadı. Öyle anlaşılıyor ki, çivisi çıkan devletin dehlizlerinde karmaşa ve gerilim yükseliyor.
Bir diğer gelişme Barzani’nin Türkiye ziyaretidir. Barzani yola çıkarken HDP vekillerinin serbest bırakılması isteğini dile getirdi. Medyaya sızan haberlere göre görüşmelerin iki önemli konusu vardır. Barzani ile Kürt oylarını etkileme söylentilerine hiç değinmiyoruz, bu boşuna bir çabadır. Ancak Saray’ın Barzani’den Rojava’ya peşmerge göndermesini istediği medyaya yansındı. Bu yolla Ankara, Suriye’de öne çıkan PYD’ye darbe vurmayı hedeflemiş olmalıdır. Aynı zamanda bir Kandil operasyonu için Barzani’ye danışıldığı söyleniyor.
Ankara yeni bir ‘bırakuji’ mi planlıyor? Kürt kardeş savaşı suçunu Barzani 90’lı yılların başlarında Türkiye’nin Zap bölgesine yaptığı saldırıya katılarak işlemişti. Bugünün koşullarında bir yenisini tekrarlamak imkansızdır. Musul operasyonu sürerken ve Rakka planlanırken Ankara’nın bir ‘bırakuji’ye niyetlenmesi onun ne ölçüde sıkıştığını ve çaresizleştiğini ortaya koyuyor. Fakat Ankara çaresizleştikçe çılgınlıklar yapabileceğinin işaretlerini de veriyor.
Belki de en önemli gelişme Ankara’nın ilan ettiği El Bab zaferinin ne ölçüde boş olduğunun her geçen gün ortaya çıkmasıdır. Saray, yeni hedef olarak Menbiç’i ilan etmiş, ardından Rakka’ya yürüneceğini buyurmuştur. Ancak Astana Anlaşması’nda Rusya ve İran Ankara’nın önüne kırmızı çizgiyi çekmişti; Trump yönetimi ile yapılan bazı görüşmelere dayanarak Saray yeni hayallere kapılmış görünüyor. Öte yandan, Suriye ordusu, elbette Rusya’nın desteği ile, El Bab’ın altında uzanan koridoru tutmuştur. Aynı zamanda YPG’nin içinde olduğu SDG, Menbiç’in batısındaki yerleşim yerlerini Suriye ordusuna devretmektedir. Kendisi Menbiç’in kuzey ve kuzey doğusunu tutmaktadır. Bu durumda TSK ve ÖSO El Bab’da adeta kuşatılmıştır.
Ankara, El Bab’tan yeni bir yolculuğa çıkmaya kalkarsa yolda karşısında Suriye ordusunu, Rusya’yı, sonra da Menbiç’te Amerika’yı bulacaktır. Ankara’nın Rakka hevesi bu kuşatılmışlığın verdiği çaresizlikten kaynaklanıyor. Sonuç olarak, erken ilan edilmiş El Bab zaferi de tutmadı.
Son olarak, Die Welt gazetesi Türkiye muhabiri Deniz Yücel’in tutuklanması sonrasında Almanya ile başlayan gerilim, Türk bakanların toplantılarının iptali noktasına kadar tırmandı. Nereye kadar gider, bilemeyiz. Ancak Almanya, Saray’a mülteci sorununda pazarlık ve pervasızlık yapmasının bir sınırı olduğunu bildirme gereğini duymuştur. Elbette Saray yine esip gürleyecektir. Böylece yedi düvele kafa tutarak, bu gürültüyü referandumda oya dönüştürmek için kurnazca yollar bulacaktır. Ancak ekonomik kriz tehdidi ile tık nefes olmuş insanlar üzerinde bu sözde kahramanlıkların artık eskisi gibi etkisi olmayacaktır.
Saray, bugüne kadar ustaca yürüttüğü gerilim ve savaş politikalarıyla, aynı zamanda dünyaya kafa tutarak kazandığı itibarın sonuna yaklaşıyor. Ülke referanduma bıçağın sırtında gidiyor. Ancak bu kez bıçak en fazla Saray’ı ve AKP’yi kanatacak gibi görünüyor.
[button link=”http://www.sodap.org/mehmet-yilmazer-tum-yazilari/” align=”right” font_style=”italic” icon=”momizat-icon-pencil” icon_color=”#ffff00″]Yazarın tüm yazıları..[/button]