Paraguay’da Yoksullar, Soya Teröristlerine Karşı
Ayşe TANSEVER
12 Kasım 2008
Latin Amerika kaynıyor. Her yer ikili iktidarlarla doldu. Bolivya, Ekvator, Kolombiya, Peru’dan sonra şimdi de Latin Amerika’nın Bolivya’dan sonraki ikinci yoksul ülkesi Paraguay’da yoksullar ayaklandı. 50 binin üstünde kır ve kent yoksulu başta başkent Asuncion olmak üzere ülkenin çeşitli kentlerindeki yollar kapatıldı. Adliye sarayı önünde gösteriler düzenledi. Göstericiler çeşitli devlet çalışanlarının görevden alınmasını talep ediyor.
Olaylar 3 gün sürdü. Polis ve çeşitli paramiliter güçlerle çatışmalar yaşandı. Bir kişi öldü, onlarca kişi yaralandı. Binlerce kişi tutuklandı. Sonunda devlet başkanı Fernando Lugo göstericilerin taleplerini karşılama sözü verdikten ve başka somut kurumlar kurulduktan sonra 7 Kasım Cuma günü yollar açıldı, yoksul köylüler kentten çekildiler ve kitleler dağıldı.
Bu Paraguay’da ilk kez yaşanmıyor, Eylül ayı içinde de gene on binler sokakları işgal ettiler. Olaylar dalgalar halinde yükseliyor, sonra yumuşuyor ve gene yükseliyor. 15 Ağustos’ta koltuğuna oturan çiçeği burnunda Devlet Başkanı Fernando Lugo, seçimler sırasında verdiği “yoksullardan yanayım” sözünü yerine getirmeye zorlanıyor.
Yoksul köylüler, Eylül ayı başında da benzer bir gösteri yaptılar. Bazı toprak beylerinin traktörlerini yaktılar, bazılarını kısa süreli rehin aldılar, tarım araçlarına ve telefonlarına el koydular. Polisle çatıştılar. Direndiler. Başkente yürüdüler. Toprak dağıtımının acil olduğunu, bahar aylarındaki ekim işine yetişmesini istediler. Lugo kabul etti, gereğini yapacağı sözünü verdi. Olaylar duruldu.
Ama aradan geçen birkaç ay içinde hiçbir ilerleme olmayınca köylüler bu kez daha kalabalık, daha radikal bir eylemlilik gerçekleştirdi. Ülke tipik bir ikili iktidar durumu içindedir. Luga devlet kurumlarının direnci karşısında bir şey yapamayınca, bu kez halk yığınları alttan baskı için sokaklara dökülüyor. Lugo yeni sözler veriyor. Ortalık yatışıyor. Sonra talepleri yerine getirme süreci başlayınca gene devlet kurumlarından direnç ve gene kitleler sokağa dökülüyor. Ancak her seferinde kitleler daha can alıcı ve sorunu çözücü taleplerle ayaklanıyorlar.
Son yol kapatmalar ve çatışmalar sonucu daha somut adımlar atılmaya başlandı. Tarım Reform Komisyonu kuruldu. Kırsal alanlar için sosyal yardım programı geliştirilecek. Bolivya ve Venezuela’da olduğu gibi sağlık ve eğitim gibi hizmetler bedava olacak. Yerli halkaların BM tarafından kabul edilen hakları tanınacak ve çevreyi korumaya yönelik önlemler alınacak.
Bakalım bu kez kararlar ne kadar hayata geçirilebilecek. Bu talepler özünde yeni liberal politikalara karşı politik adımlardır. Ülkenin politik yapısı tamamen değiştirilme durumundadır. Bunun için de daha kararlı bir yönetim gerekmektedir. Lugo eski bir papaz ve yeni bir politikacı olarak güzel yüreği ile bu sorunların altından Chavesleşerek mi yoksa Brezilya lideri Lula gibi mi kalkacaktır? Paraguay ikili iktidarının güncel sorunu budur.
Sosyal Halk Platformu
Halkı harekete geçiren çok sayıdaki örgüt, seçimler sonrası bir platform altında birleşip, Sosyal Halk Cephesi adını aldı. Cephe, devlete bağlı olmayan sivil bir örgütlenme. Çeşitli forumlar, seminerler ve toplantılarda alınan kararları toparlıyor ve bunları hükümete bildiriyor.
Platform 100’ün üstünde örgütü birleştiriyor. Aralarında küçük çiftçiler, yerli halklar, sendikalar, kadın örgütlenmeleri, evsizler, çocuk işçiler, sanatçı ve öğrenci dernekleri, emekliler, küçük ve orta boy işletme işverenleri dernekleri, Katolik Kilisesi bulunuyor.
Platform, devlet politikalarını en yoksul halkın ihtiyaçları doğrultusunda etkilemeye çalışıyor. Toprak Reformu Bakanlığı’na çeşitli öneriler verdi. Ülke topraklarının tarım şirketlerinden kurtarılması gerekiyor. Nüfusun %1’i toprakların %77’sini elinde tutuyor. Bunlar tarım tekellerinin direktifleri doğrultusunda ülkeyi tarım ihracatı rayına oturtmuşlar. Gen mutasyonlu soya ekiliyor. Korkunç verimli. Bire neredeyse bin veriyor ama toprağın değerlerini bir o kadar sömürüyor. Ayrıca yapay gübreleme ve ilaçlama çevresindeki toprakları da etkisi altına almaktadır. Bu, yüzyıllarca çorak kalma tehlikesi doğuruyor. Yani yoksul halkların geleceğinden yiyor. Böyle sürekli soya ekilir, soya ekim alanları genişletilirse halkın yiyecek yetiştirmek için toprağı kalmayacak. Paraguay bu tarım ihracatına yönelik “kalkınma modelini” ne kadar sürdürebilecektir? Toprakları büyük bir tehlike ile karşı karşıyadır.
Bu anlamı ile platformun talepleri halkın geleceğini korumak için. Başka bir deyişle Paraguay’da ciddi bir ölüm kalım savaşı var. Topraklar eski tip küçük çiftçilikle korunabilir. Ancak eski deneylerin ışığında, toprağın küçük küçük parseller olarak dağıtılmasının kesin bir çözüm getirmeyeceği dersi çıkarılmış. Tohumu, traktörü ve makinesi olmayan yoksul köylülük tekrar topraklarını satmak zorunda kalıyor. Onun için kırlarda başka bir yapı kurulmalı deniliyor. Bu, kooperatif şeklinde mi olacak belli değil. Yoksul köylülüğün yaşam koşullarının düzelmesi sadece toprak ile çözülemez. Bedava sağlık, eğitim koşullarının da sağlanması gerekiyor. Çevrenin korunması gerekiyor. Ayrıca bunların acilen yapılması gerekiyor. Yeni ekim mevsimine yetiştirilmesi isteniyor.
Ülkede toprak bekleyen 150 bin ile 225 bin arasında köylü olduğu tespit edilmiş. 50 bin kişi de ülkenin çeşitli alanlarında kullanılmayan toprakları işgal etmiş. Buralarda çadırlarda yaşıyorlar. Bu şekilde işgal edilmiş 130 toprak var. Bir ay önce polisler böyle birkaç kampa saldırıp, dağıttı. Luga’ya olan güven sorgulanmaya başlandı. Öfke birikiyor. Son eylemlerde bu gruplar öncülüğü çektiler.
Platform içinde evsiz vatandaş örgütlenmeleri de var. İstatistiklere göre Paraguay’da 91bin insan evsiz ya da karton gibi iğreti yerlerde yaşıyor. Bu insanlara acilen barınacak konut sağlanması gerekiyor. Evsizler de sorunları çerçevesinde topraksızlar gibi örgütlenmişler. (Rakamlar: Luga’s First Challenge: Land Reform. the dailyjournalonline.com. 4 Ağustos 2008 Peter Orsi, The Associated Press)
Bizim ülkemizdeki gecekondular Paraguay gecekonduları yanında lüks sayılabilir. 289 bin tanesinin ne su ne de kanalizasyonu var. Sorunlarına çözüm bulmak için buranın sakinleri de gecekondu örgütlenmeleri içinde yer alıyorlar. Bunun dışında 256 bin insanın çok kalabalık olarak barındıkları tespit edilmiş. Ülkenin acilen 636 bin konuta ihtiyacı var. Bu rakam aslında ülkenin toplam var olan konut miktarı ile aynı. (Rakamlar: Political and Social Crisis in Paraguay, upsidedownworld.org, Reto Sonderegger, 9 Ekim 2008) Yani sonuçta ülke yaşayanlarının yarısından fazlasının başlarını sokacağı doğru dürüst bir evi bile yok.
Platform içinde sendikalar da var. Son başkent eylemine nakliye işçileri katıldı. Anayasa ile çizilmiş çalışma koşullarının hayata geçirilmesini ve uygun maaş verilmesini talep ettiler. Sokakların işgalinde önemli görevler yerine getirdiler.
Platform bütün bu sorunları ortaya koyup devlete bildiriyor. Devlete baskı yapabilmek için kitleleri örgütlüyor ve eylemler düzenliyor.
Devlet Mekanizması
Paraguay 140 yıl önce Arjantin ile bir savaş yaşadı. Bu savaştan ülke hem yenik hem de çok borçlu çıkmış. Devlet borcun ödenmesi için toprakların %95’ini zengin kişilere satılmış. En verimli topraklar bunların eline geçmiş. Ayrıca toprak satımı ile birçok kişi köşeyi dönmüş. Bu aileler Paraguay’da iktidarı ellerine geçirmişler. Yıllardır da ülkeyi tek parti olarak yönettiler. Radikal Sağ Parti geçtiğimiz yılda seçimleri kaybetti.
İktidarları süresince tüm devlet dairelerini ellerine geçirmişler. Sanki babalarının malı gibi ülkenin tüm değerlerine sahip olmuşlar. Tapu dairlerinde yolsuzluklar, vergi kaçırmalar gibi yığınla pislikle halkı sömürmüşler. Zaten halk bu iktidar güçlerine mafya diyor. Gerçekten bir mafya gibi ülkeyi yönetmişler. Ülkenin sanayileşmesi doğrultusunda bir şey yapmamışlar. Soya ve kocabaş hayvan yetirtirmişler. Buradan kalkarak da sınırlı bir tarım şirketleri var. Ülke sırf bu iki kalem ürün geliri ile yaşıyor.
Şimdi işte savaş asıl olarak bu soya yetiştiricileri ve yoksul halk kitleleri arasında sürüyor. Soya yetiştiricileri yıllardır üstünde oturdukları devlet kurumlarını bırakmak istemiyorlar. Onu kaybettikleri takdirde karlı kazançlarından olacaklarını biliyorlar. Bu işte ölümlerini görüyorlar. Onun için de her türlü terör estirmekten kaçınmıyorlar. Paramiliter güçlerle varlıklarını korumaya çalışıyorlar. Bu uğurda Luga’ya bile suikast girişiminde bulundular. Ama başarısız oldular.
Yani yoksul Paraguay halkı özünde soya yetiştiricilerinin terörüne karşı savaşıyor.
Çelişki
Luga iktidara gelirken hem özel mülkiyete saygılı olacağını hem de yoksul köylüye toprak dağıtıp onların yaşam koşullarını düzelteceğini söyledi. İyi.
Toprak mülkiyetine saygılı olarak toprak dağıtacaksa o zaman eski iktidar güçlerinin yolsuzluklarla üstüne kondukları toprakları ortaya çıkartması gerekiyor. Ancak bu engelleniyor. Tapu dairesi bu işin en az 2 yıl alacağını söylüyor. Ayrıca 2 yıl geçince ne diyecekleri de belli değil. Yani bu devlet kurumları ile tapu işinin çözülmesi, yolsuzlukların ortaya çıkarılması, temizlenmesi mümkün gözükmüyor.
Halklar sabırsız, toprak istiyorlar. Aç karınlarının doyurulması lazım. Barınakları yok. Konut yapılması lazım. Bunun için sokaktalar. Şimdi Luga ne yapacak? Özel mülkiyete saygı ile yoksullara dağıtılacak toprak bulmada zorlanacağı açıktır. İki taraftan birini seçmek durumundadır. Bu çelişki bir şekilde çözülmek durumundadır. Yani iki taraftan ya da sınıftan birini seçmek, ya soya yetiştiricisi tarım şirketlerinin ya da yoksul halkların çıkarlarından yana tavır almak zorundadır.