26.03.2008 Tarihli SODAP 1 Mayıs Hazırlık Komitesi Bildirisi
2008 1 Mayısına Doğru…
1 Mayıs yaklaşırken “1 Mayıs Çalışmaları Yürütme Komitesi” yaptığı ilk toplantısında aşağıdaki değerlendirmeleri yapmış ve kararları almıştır.
A) Nasıl bir politik atmosferde giriyoruz 1 Mayıs sürecine?
Türkiye, bölgesel (Ortadoğu), küresel ve biriktirdiği kendi tarihsel sorunlarının bileşkesi bir gerilim yumağının içerisine doğru ilerliyor. Finans kapitalin desteğini alarak yeniden iktidara taşınan AKP, bu üst üste biriken sorunlar karşısında nasıl bir rol oynayacak? Sermayenin olanca desteğini arkasına aldığına bakılırsa, kuşkusuz 2. AKP döneminde hükümet, sermayenin emrinde belirleyici bir rol oynayacak, bu rol ona oynatılacaktır.
Uzun bir süredir alt yapısı hazırlanan neoliberal politikalar eksenindeki düzenlemeler, artık can acıtıcı noktalara varmaktadır. Hayatın sermayenin iştahını kabartan tüm alanlarının (havası, suyu, ormanları, doğal kaynakları, kamu işletmeleri, eğitimi, sağlığı, gelecek güvencesi vs. vs.) piyasaya açılması ve sınırsızca sermayenin ziyafet sofrasına sunulması süreci tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de işliyor. Ve mesele, üzerine örtülen şal sıyrılıp kör göze batar hale geldikçe homurtular yükselmeye başlıyor. Sermaye ve onun emrindeki hükümet bu homurtulardan daha şimdiden paniğe kapılıyor. Yer yer birbirinden kopuk yaşanan tepkiler, geçtiğimiz günlerde “sosyal güvenlik yasa tasarısı”na karşı yapılan iş bırakma eylemiyle ileri bir seviyeye sıçramıştır. Eylemin sermayede yarattığı panik ve halkın sahiplenme düzeyi, yürüyeceğimiz yolun tayininde öğretici bir öneme sahiptir.
Tarih boyunca “yok sayma ve katliamlarla bastırma” üzerine kurulu Kürt politikası, içinde bulunduğumuz bölgedeki gelişmelerle de birlikte gelinen aşamada ciddi bir tıkanıklık içerisine girmiştir. Son olarak, yaratılan linç ortamı üzerinden sınır içinde ve ötesinde gerçekleştirilen askeri operasyonlarda yaşanan başarısızlıklar, sonuçları ortaya çıktıkça ters tepmiş, eldeki silah sahibini vurarak tıkanıklığı derinleştirmiştir. Tarih boyunca var olan bir halkın yok saymayla, katliamlarla yok edilemeyeceği toplumsal hafızada yer etmeye başlamıştır. Bu son derece önemli ve geri dönülemez bir aşamadır. Devletin aynı mantıkla yeniden atacağı adımlar bu gerçekliği değiştiremeyecektir. Buradan halklarımızın kardeşleşmesinin büyütülebileceği bir zemin ortaya çıkacaktır, çıkmıştır.
ABD merkezli küresel ekonomik ve politik sistem sancılı bir döneme girmiştir. Artık klişeleşmiş tabirle ABD Ortadoğu bataklığında debelendikçe daha da batmakta, battıkça kendisine olan nefret büyümektedir. Dünyayı tabancasıyla dize getiren “kovboy”un artık eski korkutuculuğu kalmamıştır. Aynı zamanda vurguna, talana ve para oyunlarına dayalı ekonomik sistem de bir sınıra doğru yaklaşmakta, durgunluk ve tıkanıklık yaşamaktadır. Yaşanan her sancı dalga dalga yayılıp zayıf ve kırılgan ekonomileri kalbinden vurmaktadır. Mutlak izi sürülmesi gereken bu gelişmeler de ezilenlerin öfkesinin büyütülebileceği bir ortama doğru bizleri taşımaktadır.
B) Hareketimiz, 1 yılı aşkın bir süredir yaşadığı zorlu dönemi aşma noktasına gelmiştir. Bu sürede enerjiler, emekler bir anlamda “var olma” kavgasına akmıştır. Geldiğimiz aşamada varlığımız, dosta, düşmana kanıtlanmıştır. Artık bundan sonra boylu boyunca bir hedefe kilitlenip yürümek gerekmektedir. 2008 1 Mayısı bu yürüyüşün başlangıç tarihi kılınmalıdır.
C) Tüm hayatımızın sermayenin ziyafet sofrasına sunulmasına karşı; varım dedikçe linç edilen, kurşunlanan, bombalanan kardeş Kürt halkına yönelik yok saymacı, katliamcı anlayışa karşı; bir varil petrol için oluk oluk insan kanının akıtıldığı yağmacı, talancı emperyalist sisteme karşı “İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ” isyan çığlığını büyütmenin zamanıdır.
Sisteme karşı başlayan homurtuları bugünden yarına isyan çığlığına dönüştürecek mücadele hattını inşa etme görevine soyunuyoruz. “İnsanca yaşamak istiyoruz”, bu hattın parolasıdır. 1 Mayısı bu yürüyüşümüzün miladı haline getireceksek, yapı şimdiden 1 Mayıs hazırlığını bu anlayışla yürütmeli, buna göre tempo kazanmalıdır.
Bulunduğumuz her alanda, mahallelerde, liselerde, üniversitelerde, fabrikalarda, atölyelerde, işçiler, işsizler, kadınlar, emekliler, tüm ezilenler bu en doğal haklarını, insanca yaşama haklarını haykırmak üzere 1 Mayıs alanına davet edilmelidir.
Çalışma alanlarımıza girildiğinde hemen hissedilecek bir hava yaratmalıyız. Bunun için bildiğimiz ya da yeni yaratacağımız bütün araçlar, yöntemler seferber edilmelidir. Olanaksızlıklar engeli, yaratıcılığımızla aşılmalıdır.
D) Çalışmalarımızın yürütüleceği her alanda “1 Mayıs Hazırlık Komiteleri” kurulmalıdır. Komitelerin kuruluşunda şu noktalar göz önünde tutulmalıdır.
- Komitelerin bir çalışma planı olmalıdır. Çalışma planı, merkezi hedefimizle uyumlu olacak şekilde ve aynı zamanda hazırlık yürütülecek alanın yapısına göre hazırlık komitesi tarafından oluşturulacaktır. “İnsanca yaşamak istiyoruz” ana hattımız alanın özgünlüğüne göre nasıl işlenecek, neler öne çıkartılacak, hangi araçlar kullanılacak, hangi zamanda ne yapılacak, kaç insanla temas edilecek, alana kaç insan taşınması hedeflenecek vs… Çalışma planı buna benzer tüm konulara yanıt vermelidir. Hazırlanan plana göre de komite içerisinde iş bölümü yapılmalıdır.
- Komiteler olabildiğince çok sayıda yaygın olarak kurulmalıdır. Çalışmanın yaygınlaştırılması, komitelerin yaygınlaştırılmasıyla paralel gitmelidir. En yeni girdiğimiz bir alanda bile var olan ilişkilerle hazırlık komitesi kurulması hedeflenmeli, orada da komiteli çalışma yürütülmeye çalışılmalıdır.
- Komiteler eski ve yeni yüzlerin karması şeklinde kurulmalıdır. Amaç çok sayıda insanımıza daha fazla inisiyatif kazandırmaktır. Bulunulan her alanda yürütülecek hazırlık çalışmasının sorumluluğu yeni yüzlerle paylaşılmalıdır. Soyunacağımız yeni görevlerin ağırlığı göz önüne alındığında, bu yükü paylaşacak insanların sayısının artması acil görevlerimizden biridir.
- Yerel 1 Mayıs Hazırlık Komiteleri hem kendi aralarında, hem de merkezi 1 Mayıs Yürütme Komitesiyle bilgi ve olanak paylaşımı anlamında sürekli iletişim içerisinde olacaktır.
1 Mayıs 2008’i Kazanmalıyız!
1 Mayıs 2008’i Kazanacağız !
Tüm arkadaşlara çalışmalarında başarılar diliyoruz.