“Çürümüş Düzen Halkların İsyanını Engelleyemedi “
Ülkemizde siyasi atmosfer her geçen gün değişik boyutlara taşınmaktadır. Özellikle neredeyse mevzi savaşlarına dönüşen bir dönemde geçirilen 1 Mayıs farklı misyonlar taşımaktadır. 1 Mayıs’ı değerlendirirken sadece bir güne sıkıştırmak ya da sadece işçi ve emekçilerin hak elde etmesine yoğunlaştığımızda 2014’e eksik yaklaşmış oluruz.Örgütümüz 1 Mayıs’a kendi tarihsel anlam bütünlüğü temelinde hazırlanmış ve kendini yoksul mahallelerden alanlara taşımıştır. Özellikle İstanbul örgütümüz Beşiktaş, Şişli, Okmeydanı direnişlerinde etkin rol oynamış, direnişin öncü güçleri arasında yer almıştır. Bu direniş günler öncesinde yapılan hazırlıkların ve zulme karşı cüretin yansıması olarak kendini ortaya koymuştur.
Üzerine durulması gereken birkaç noktadan biri de HDP’nin birçok ille birlikte Taksim direnişinde yerini almasıdır. Türkiye finans kapitalinin emekçiler ile önemli bir mücadele gücü olan Kürt hareketinin yan yana gelişini engelleme çabaları bu 1 Mayıs’ında da istediği başarıyı yakalayamamıştır. Kürt hareketiyle birlikte HDP, kendini daha fazla ezilenlerin ortak mücadele alanı olarak sokağın asli gücü haline taşımalıdır.
Devletin bekasından yana taraf olanlar Kadıköy ve Kayserinin yolunu tuttular. Özellikle Kadıköy grubu ulusalcıların Taksim için yaptıkları açıklamalar açısından not düşülmesi gereken bir yerde durmaktadır. Ulusalcı cenahın başını çeken faşist İşçi Partisi Taksim’e çıkmak isteyenleri işçi olmamakla ve de terörist olmakla suçladı. Bu tarifleri Gezi isyanında sokaklara çıkanları hedefe alan yaklaşımlar olarak okunmalıdır. Keza bazı güçlere karşı AKP’nin yanında olacaklarını açıklamaları Gezi kitlesini kavramaktan ne kadar uzaklaştıkları ve devlet-ordu geleneklerine sıkı sıkıya sarıldıkları gözlenmektedir.
Gezi direnişinin yıldönümü yaklaşırken ezilenlerin öfkesini sokağa taşıyacağız. Örgütümüzün önündeki görev kitlelerde yükselen öfkeyi, örgütlü güce dönüştürmektir. Bu güç soğuktan donarak ölen bebeklerin, kolu makinelere kaptıran çocuk işçileri öfkesidir. Her gün erkekler tarafından katledilen kadınların, geleceği çalınan halklarımızın öfkesidir bu güç. İnançları kimlikleri yok sayılanların öfkesinin adıdır.
1 Mayıs’ta sokağı zapt eden öfkemiz, Gezinin yıldönümünde şehitlerimizle mücadeleyi daha ileriye taşıyacak mevzileri örgütleyecektir.
Yaşasın 1 Mayıs!
Biji Yek Gulan!
Ya Adalet Ya Kıyamet!
SODAP
11 Mayıs 2014