Tansiyon Yükseldikçe Yükseliyor
Ayşe TANSEVER
12 Eylül 2008
Bolivya’da geri çağırma referandumu sonrası ikili iktidar güçleri arasındaki çatışmalar giderek yükseliyor. 11 Eylül günü ayrılıkçı Pando eyaletinde otonomi yanlıları ile Devlet Başkanı Evo Morales yanlıları arasında çıkan çatışmalarda 8 kişinin öldüğü 30 kişinin de yaralandığı söyleniyor.
Bir başka ayrılıkçı eyalet olan Tarija’da çıkan çatışmalarda da 88 kişi yaralandı. Doğal gaz boru hattı tahrip edildi, Arjantin ve Brezilya’ya sevkıyat durdu. Zararın 8 milyon dolar civarında olduğu ve tamirinin iki üç hafta alacağı söyleniyor. Başka bir doğal gaz boru hattı vanasını da ayrılıkçılar ele geçirmişler.
Ayrılıkçıların asıl merkezi Santa Cruz’da olaylar daha da yüksek. Faşist öğrenciler devlet dairelerini basıyorlar. Son olarak vergi dairesini bastılar. Tarım reform bürosu, devlet televizyon ve radyo kurumunu ve Entel telefon şirketinin bürolarını işgal ettiler. Binalarda tahribat yapıyor, eğer varsa para ve değerli malları alıp götürüyorlar.
Faşist gençlik örgütünün arkasında eyalet valisinin olduğu biliniyor. Morales devlet dairelerinin korunması için polisi devreye sokacağını açıkladı. Hemen arkasından faşist gençler bir karakolu bastılar ve içerideki eyalet polis şefi ile karakol amirini rehin aldılar. Eyalet polisi istifa etti. Vali, polis görevlerini üstlendiğini açıkladı. Morales bunu kabul etmedi. Ayrılıkçılar, devlet polisinden korkmadıklarını, onları etkisiz hale getirebileceklerini göstermek istiyorlar. Ayrıca polisi kendi yanlarına çekmeye çalışıyorlar. Zaten ayrılıkçılar kendi kolluk kuvvetlerini kuracaklarını açıkladılar.
Morales bu kez orduyu devlet dairelerini korumakla görevlendirdi. Ayrıca devlet dairelerine verilen zararın ayrılıkçı eyalete ödenen paralardan kesileceğini açıkladı. Ordu birçok devlet dairesini ve doğal gaz hatlarını denetim altına aldı. Askerlerin acemi olduğu söyleniyor. Kolombiya paramiliter güçlerince eğitim gören faşist öğrenciler ve yardımcıları askerlere de saldırdılar.
Öte yandan gene bu faşist öğrenciler, ayrılıkçı diğer eyalet Beni’de askeri havaalanını bastılar. Bir askeri uçağı yakmaya kalktılar. İçindeki 3 askeri rehin aldılar. Beni ordu komutanının istifasını istediler. 48 saat sonra Beni Ordu Komutanı istifa etmeyeceğini, Beni halkını korumaya devam edeceğini açıkladı.
Geri Çağırma Referandumu
Olaylar, 10 Ağustos’ta yapılan geri çağırma referandumunu Morales ve başbakanı Garcia Linero’nun kazanması ile tırmandı. Ülke çapında oylarını % 54’ten % 68’lere çıkardılar. Ayrılıkçı eyaletlerde de Morales’i destekleyenler epey artmış durumda.
Oylama ayrılıkçıların sesini kesmek için yapıldı. Şimdiye kadarki politik ve ekonomik uygulamalardan halk memnun ise oy verecekti. Halkın memnun olduğu çıktı. Ayrılıkçıların seslerini kesmeleri lazım. Ama onlar da kendi eyaletlerinde Morales taraftarlarının ülke genelindeki % 54 oyu alamadığını savunuyor ve otonomi politikalarının halk tarafından benimsendiğin söylüyorlar. O nedenle de iki taraf, Moralesçiler ve ayrılıkçıların dövüşleri arttı.
Morales ayrılıkçıları diyaloğa çağırdı. Ama bir sonuç çıkmadı. Bu kez kendi halk örgütlerini topladı. Halk örgütlenmeleri federasyonu Morales’i yeni anayasayı halk oylamasına sunmaya, ayrılmalara izin vermemeye, doğal kaynaklardan elde edilen gelirin ayrılıkçıların istediği gibi onlara değil ülke içinde nüfus yoğunluğuna göre dağıtılmasını sağlamaya çağırdı. Örgütlenmeler kendi örgütlülüklerini arttırmaya ve ayrılıkçılara karşı mücadele etme kararı aldılar.
Ülkede ikili iktidar tarafları güçlerini toparlayarak karşı karşıya mevzilendiler.
Dış Güçlerin Karışması
Ayrılıkçıların arkasında ABD’nin olduğu zaten biliniyor. Hatta 2005’de devrilen faşist devlet başkanı sarayının terasından helikoptere binerek ABD’ye kaçtı. Geçtiğimiz günlerde de Amerikan yetkilileri oturum verdiler. Bolivya yetkililerinin ülkeye teslim etme taleplerini kabul etmediler.
Morales iktidar olduktan sonra ABD Bolivya’ya yolladığı elçiyi değiştirdi. Eski Yugoslavya’yı bölen, sonra da Ukrayna’da portakal devrimleri planlayan büyük elçi Philip Goldberg’i buraya atadı. Goldberg sürekli olarak iktidar karşıtı gurupları destekliyordu. Hatta Kolombiya’lı silahlı güçler ve Bolivya gerici liderleri ile çekilmiş fotoğrafı basına yansıdı. Goldberg valileri son ziyaretinde, “ayrılıkçılara destek vermek ve ülkeyi bölmeye çalışmak” suçlaması ile Morales tarafından Bolivya’dan kovuldu. İki gün sonra ABD yetkilileri Amerika’daki Bolivya elçisini attılar.
Hemen aynı anda Venezüella lideri Chaves reaksiyon gösterdi. Bolivya halkına destek olmak için Caracas ABD elçisine seslendi: “Yanki konsolosu, Caracas’ı terk etmek için sana 72 saat tanıyoruz.”
Bolivya’da ikili iktidar savaşı şimdi geri çağırma referandumundan daha da yükseldi. Morales’e suikast planı ortaya çıkarıldı. Gericilik, onu demokratik yollarlar indirme umudunu yitirince böyle hain çareler arıyor. Morales yumuşak olmak, muhalefete sert davranmamakla eleştirilir. Son geri çağırma oylaması sonuçları ona istediği gücü vermiş olsa gerektir. O, halkı ile birlikte ayrılıkçılara karşı şimdi daha kararlı dövüşebilecektir. Kendisini destekleyen yerli halklar Morales’in 2,5 yılı aşkın iktidarı sırasında olayları çok sabırla izlediler. Ama eğer ayrılıkçılar yukarıda anlattığımı gibi eylemlerinin şiddet dozunu arttırırlarsa yerli halktan misliyle yanıtını alacaklardır. Son yaşanan kanlı olaylar, halkın ayrılıkçılara dur deme döneminin başladığının işaretlerini veriyor. Madem halk çoğunluğunun seçtiği bir hükümet dinlenmiyor, polisine ve ordusuna saldırılıyor; öyleyse halkın kendi adaleti onlara gereken yanıtı verecektir. Bunun bir iç savaş seviyesine sıçrayıp sıçramayacağını önümüzdeki günlerde göreceğiz.