Liseliler İl Milli Eğitim Müdürlüğü Önünde Eğitimde Adalet İstedi
“Yeni Semihler İstemiyoruz!”
Bugün (25 Aralık) saat 13.00’de Cağaloğlu’nda bulunan İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelen Liseli Direnişçi Gençlik üyeleri, eğitimdeki adaletsizliği, paralı eğitimi protesto etti. Gençler, eylemlerini geçen sene annesi dershane taksidini ödeyemediği için hapse girince intihar eden dershane öğrencisi Soner Semih Sipahi’ye ithaf etti.
“Halk İçin Eğitim! Halk İçin Bütçe! Eğitimde Adalet İstiyoruz! Liseli Direnişçi Gençlik” yazılı pankart açan gençler, basın açıklaması sırasında sık sık “Eğitimde Adalet İstiyoruz!”, “Savaşa Değil, Eğitime Bütçe!”, “Yeni Semihler İstemiyoruz!”, “Polis Tutukluyor! Sermaye Sömürüyor! Adaletsizlik Sürüyor! İsyan Büyüyor! Ya Adalet Ya Kıyamet!” sloganlarını attı. Eylemde, Soner Semih Sipahi ve annesinin resimlerinin yer aldığı dövizler dikkat çekti. Çok sayıda çevik kuvvet ve sivil polisin, bina önünde yığınak yaptığı görüldü. Basın açıklaması sırasında cadde gençler tarafından trafiğe kapatıldı. Grup Yankı da ezgileriyle liseli gençlere destek verdi.
“2012 yılı bütçesinde yine eğitime kaynak yok!”
Liseli gençler, “Geleceğimizi çalmaya kalkanlara karşı güçlerimizi birleştirdiğimizi, eğitimde ve hayatın her alanında adalet istediğimizi, bunu almak için de elimizden ne geliyorsa yapacağımızı haykırmak için geldik” sözleriyle başladıkları basın açıklamalarında, 2012 yılının bütçesinin onaylandığı şu günlerde milyonlarca gencin eğitimdeki adaletsizliklerden kaynaklanan sorunlarının tartışılmadığını ve gündem olmadığını belirtti.
“İntihar eden 30’dan fazla öğretmen ve Soner Semih, dershane patronlarımızın lüks ciplerinin pahalı lastikleri kadar bile değere sahip değil mi?”
Basın açıklaması şu sözlerle devam etti: “ AKP eğitimde adaletsizliği derinleştirmek için ne gerekiyorsa yaptı. 2002 yılında memlekette 2122 dershane varken bugün özel dershane sayısı 4099 oldu. Dershanelere giden öğrenci sayısı 606 binden 1 milyon 234 bine çıktı. Atanamayan öğretmenler dershane patronlarına ucuz emek cenneti yaratıyorlar. Onlar da servetlerine servet katıyorlar. 4 Nisan 2010’da kaybettiğimiz, annesi, ödenemeyen dershane senedi yüzünden hapse atılınca intihar eden Soner Semih Sipahi, atanamadığı için intihar eden 30’dan fazla öğretmen dershane patronlarımızın lüks ciplerinin pahalı lastikleri kadar bile değere sahip değil mi?
Sınavların kaldırılması için mücadele edeceğiz çünkü sınavlar eğitimdeki adaletsizliğin en önemli gerekçesidir. Sınavlar olmasa eğitimin sırtından halkın kanını iliğini kurutanlar işsiz kalır. Hükümet eğitim reformu diye diye tuttu katsayıyı kaldırdı. Artık meslek lisesi öğrencileri de kan emici dershanelerin av sahasında. Sahte umutlar ve cemaat dershanelerinin tezgâhına düşen milyonlarca genç kurban. Herşey yandaşlar daha da zenginleşsin diye!
Özel okullara ve dershanelere karşı mücadele edeceğiz. Çünkü onların karlarını arttırması için kamusal eğitim çökertiliyor. Özel okullara giden öğrenci sayısı 2002’den bu yana 223 binden ikiye katlanarak 498 bine ulaştı. Ama bu zenginler partisi AKP’ye yetmez. Devlet ve üniversite hastanelerinin başına gelenlerin okullarımızın başına gelmesi an meselesidir. Vergilerle finanse edilen, öğrenciden fotokopi kağıdı dilenmeyen, ödeneği ve personeli yeterli, iş güvenceli öğretmenleri olan, sınıf mevcutları 25’i geçmeyen, bizleri sınavlara değil hayata hazırlayan okullar için mücadele edeceğiz. Kantin-servisçi-temizlik/güvenlik şirketi-idare sarmalındaki soyguna dur demek için direnişi yükselteceğiz.”
“İnsanca bir gelecek için umut da hiç yok olmayacak!”
Açıklama da son olarak şunlar ifade edildi: “Bunları böyle dağlara taşlara söyleyip gitmeyeceğiz. Taleplerimizi duyun, duymazsanız duyurmanın bir yolunu elbet buluruz. Tarihimiz zayıf ama Spartaküs’ü, Ebuzer’i, Mazdek’i çok iyi biliyoruz. Ve Soner Semih’i asla unutmuyor, bu açıklamayı onun anısına adıyoruz. Adalet için direnen gençler olduğu müddetçe acılarımızın hesabının sorulduğu, yaralarımızın sarıldığı, insanca bir gelecek için umut da hiç yok olmayacak.”
Basın açıklamasının okunmasının ardından Grup Yankı “Gençken Koru Onurunu” ve “Direniş Marşı”nı söyledi.