Hayatımıza Anlam Katan “Yeni”ler Birleşti: “Yeni Sinema Hareketi”
Zeynep KORU
14 Mayıs 2010
“Tek bir kişinin yaşadığı sıkıntılar karşısında birlikte hareket edilecek…”
Sonbahar, Fırtına, İki Dil Bir Bavul filmlerinden bir tanesini mutlaka izlemişsinizdir. Ruhumuzda yarattıkları etki çok kuvvetli olmuştur. Bu filmlerin yönetmenleri çok genç sinemacılardan oluşuyor. Hepsinin ilk filmleri ticari alanda başarı kazanamasa da belli bir seyirci kitlesi tarafından çok sevildi. Dertleri zaten popüler, sıradan, eğlencelik filmler yapmak olmadığı için ticari düşünüşle üretimde bulunmuyorlar. Filmlerini duyumsayan, tartışan, yorumlayan seyircinin olması kaygılarıyla hareket ediyorlar. İktidarın sınırları dışına çıkabilen, resmi söylemi aşabilen özgür seyirciler yaratmayı dert ediniyorlar. Seyirciyle etkileşim halinde olan, canlı, dinamik bir sanat ortamı yaratmayı istiyorlar.
Sinemanın bir endüstri olduğu, mali yükümlülükleri göz önünde bulundurulduğunda, hiç de kolay olmayan bir yola girdiklerini görebiliyoruz. İşte bu durumu aşmak için büyük bir çaba içine girdiler. Tek başına çabalamanın boşa olduğunun bilinciyle aynı dertleri güden diğer sinemacılarla birleştiler. Bu genç olan yönetmen ve yapımcılar (Özcan Alper, Pelin Esmer, Hüseyin Karabey…) deneyimli ustalarıyla (Derviş Zaim, Yeşim Ustaoğlu…) birlikte sinemada yeni bir hareket başlattılar. “Yeni Sinema Hareketi” adını alan bu oluşum bir yıllık bir çabanın sonucu olarak ortaya çıktı. Birliğin amacı. yukarda bahsedilen kaygılarla sinema üretiminde bulunmanın sıkıntılarını ‘dayanışarak’ aşmak diye deklare edildi. Yani bireysel çabalarla değil, kolektif olarak hareket ederek karşılaştıkları sorunlarını çözmek. Amaçları ortak sinema yapımlarını ortaya çıkarmak değil, mesleki sorunlarını beraber çözmek, ortak bir baskı grubu oluşturmak.
Yapımlarının gösterim sorunlarından, telif yasasının işletilememesine, dağıtımcı bulunamamasına kadar pek çok problemle yüz yüze kalan sinemacılar, Yeni Sinema Hareketi ile, baskıya, sansüre karşı, özgürce üretimde bulunabildikleri, kaliteli, çalışma standartlarının insanca koşullara kavuştuğu ortamları yaratmak için mücadele edeceklerini açıkladılar. “Tek bir kişinin yaşadığı sıkıntılar karşısında birlikte hareket edilecek” ilkesiyle, sorunlarının çözümünde temel noktanın birlikte hareket etmekten geçtiğini ifade ediyorlar.
İlk etkinliklerini 23 Nisan-10 Mayıs arası “Yeni Sinema Günleri” düzenleyerek gerçekleştirdiler. Dağıtım sorunları karşısında, Ortaköy Feriye Sineması’nda 17 filmin çok düşük ücretle gösterildiği bir program hazırlayarak, seyirciyle sinemacıların daha çok etkileşim içinde oldukları etkinliklere imza attılar.
Anlamlandıran, düşünen, etkilenen, etkileyen, sorgulayan, dövüşen, yaratan insan olmanın yolları onların filmlerini izlemekten de geçiyor. Karşılıklı etkiyle birbirimizi üretiyoruz, büyütüyoruz. Yeni Sinema Hareketi’nin başarısı, bizim başarımızı katlar, bizim başarımız onların ilham aldıkları kaynak olur. Direnme ruhu, mücadele için birlikte hareket etme bilinci, yalnız işçi sınıfında değil, toplumda kendini ifade etmek isteyen her kesimde yeşeriyor. Rüzgar bu taraftan esmeye başladı. Dalga dalga her yanı saracak hareketlenme hepimize heyecan katıyor.