[email protected]
SODAP SODAP SODAP
  • Anasayfa
  • Tarihimiz
    • Dr. Hikmet Kıvılcımlı
  • SODAP
    • Neden SODAP?
    • Program
    • Tüzük
    • Kurumsal Kimlik
    • Arşiv
      • 2021
      • 2020
      • 2019
      • 2018
      • 2017
  • Açıklamalar
  • Yayınlar
    • Sosyalist Dayanışma Dergisi
    • Direniş Dergisi
    • Yol Dergi
  • İletişim
  • Bağış Yap
SODAP'a Katıl
  • Home
  • /
  • Mehmet Yılmazer
  • /
  • Avrupa’nın Krize Tepkisi / Mehmet YILMAZER

Avrupa’nın Krize Tepkisi / Mehmet YILMAZER

9 Mayıs 2012
 Avrupa’nın Krize Tepkisi

Mehmet YILMAZER
 
09 Mayıs 2012 
 
Fransa ve Yunanistan seçimleri krizin Avrupa’daki etkisini ölçmek için çok önemliydi. Fransa Avrupa’nın merkezini temsil ediyor, Yunanistan ise alev alev yanan eteklerini! Bu iki ülkedeki seçim sonuçları ana hatlarıyla aynı yönelişleri ortaya koydu. Neoliberalizm ve son yaşanan bunalım toplumlarda derin tepkiler biriktiriyor. Bununla da kalmıyor, artık tepkiler siyasal kanallara akıyor. 

Fransa, Sarkozy’e ikinci kez tahammül edemeyeceğini açıkça ortaya koydu. Neoliberalizmin Fransa’da hiçbir politikacının yapmadığı ölçüde şampiyonluğunu yapan bu adam, sadece bununla kalmadı, faşist ve ırkçı eğilimleri besledi ve güçlendirdi. Fransa’nın politik geçmişine ters bir şekilde tam bir Amerikan takipçisi olan Sarkozy, bunun bedelini ödedi. Küreselleşme ve neoliberalizm, esasında “Anglo-Sakson kapitalizmi” tarafından dünyaya dayatılmıştı. Reagan ve Thatcher bu gidişin öncülüğünü yaptılar. Kıta Avrupa’sı neoliberalizme daha ihtiyatlı yaklaştı. Bunun en önemli istisnası Sarkozy Fransa’sı oldu. Neoliberalizm şampiyonluğunun bedelini Fransa hızlı ve ağır ödedi. Son seçimler bunu açıkça göstermiştir. “Sosyalist” bir başkanın seçilmesi kadar önemli olan faşist Le Pen’in oylarını yüzde 18’e tırmandırmasıdır. Neoliberalizm ve kriz toplum içindeki tepkileri radikalleştiriyor.
 
Yunanistan seçimleri bu eğilimi çok daha güçlü bir şekilde ortaya koydu. Yıllardır ülkeyi yöneten iki parti Pasok ve Yeni Demokrasi önceki seçimlerde toplam oyların yüzde 80’ini almışlardı; bu seçimlerde yüzde 30’da kaldılar. Sol ittifak Syriza yüzde 17 ile ikinci parti olmayı başardı. Ayrıca sol ittifakın Atina’da birinci olduğunu vurgulamak gerekir. Öte yandan Altın Şafak isimli faşist parti ise yüzde 7 ile büyük bir sıçrama yaptı.
 
Neoliberalizme ve onun tetiklediği büyük bunalıma dünyanın her yanından yükselen tepkilere Avrupa da eklendi. Bu tepkilerin hem merkezlerde hem de diğer ülkelerde yaygınlaşması kaçınılmazdır. Bütün işaretler bu yönü gösteriyor. Bu yeterince açıktır.
 
Yeterince açık olmayan ve esas önemli olan, bundan sonra ne olacağıdır. Elbette siyaset falcılık değildir, ancak gelecek öngörüleri büyük önem taşır. Büyük olasılıkla Fransa ve Yunanistan’da bundan sonra kitleleri bekleyen yaygın bir düş kırıklığı olacaktır. Neoliberalizme ve bunalıma karşı öfke dağlar gibi yükseliyor. Fakat henüz dağları aşıp kendine sağlam bir yol bulamadı. 

Sadece Batı’da son bir kaç yılda yaşanan olaylar hatırlanırsa öfkenin sel baskınları gibi yayıldığı, sonra da bir tortu bırakıp geri çekildiği görülür. “Wall Steet’i işgal et” eyleminden, hemen her gün Atina’daki şiddetli çatışmalara, Madrid’in en büyük meydanının işgaline kadar pek çok eylem yaşandı. Bu olaylar sırasında oldukça fazla yaratıcı örgütlenme ve eylem biçimleri ortaya çıktı. Fakat bütün yaygınlıkları ve coşkularına rağmen bu eylemler henüz iki şeyi başaramadı: istikrarlı bir örgütlenme ve uğrunda kararlı bir şekilde mücadele edilecek siyasal program. 

Yunanistan’da ikinci sıraya yerleşen Syriza, bir kez daha bu acı gerçekliğin kanıtıdır. Neoliberalizme ve bunalıma tepki yaygın ve derindir. Ancak üstesinden gelmek için NE, NASIL yapılacaktır? Bu belirgin değildir. Biriken öfke neoliberalizme darbe vurabiliyor, ancak ona karşı kararlı bir alternatif yaratamıyor. Öne çıkan siyasal yapılar kitlelerin beklentilerini ne ölçü karşılayabilecektir? Şimdi sırada beklentilerin suya düşmesi var. Bu tek başına çok da kötü bir şey değildir. Zaman, yersiz beklentilerden kurtulma, gevşek örgütlenmelerin içinden güçlü kararlı örgütlenmeler yaratma ve hedef bulanıklığından kurtulma yönünde işleyecektir. 

Fakat bunun kendiliğinden olacağını beklemek büyük bir yanılgı olur. Yirminci yüzyılın ilk çeyreğinde Kıta Avrupa’sındaki devrimlerin başarısızlığının bedeli faşizmin zaferi olmuştu. Avrupa halkları bu dönemde korkunç bedeller ödediler. Tarihten ders almanın tam zamanıdır. Neoliberalizme tepkiler yükseliyor. Ancak bu tepkiler tek yönlü değildir. Bir yanda sol ve sosyalist tepkiler yükselirken, öte yandan faşizm de çeşitli kılıklarda güçleniyor. Neoliberalizme karşı tepkiler okyanus kadar büyük olsa da, ortada sağlam bir örgütlenme ve açık bir hedef yoksa yaşanacak düş kırıklıkları faşizmi de besleyebilir. 

Dünya her bakımdan kritik bir dönemden geçiyor. Amerikan imparatorluğu geriliyor. Bu durum bir yandan yeniden paylaşım savaşlarını tetiklemektedir; öte yandan bilinmezliklerle tıka basa yüklü çok kutuplu bir dünyaya doğru yol alınıyor. Fakat bu kaotik gidişte bazı koyulaşan renkler vardır. 
Kapitalizmin 1980’lerdeki yeni buluşu neoliberalizm, zamanını tüketiyor. Aynı zamanda neoliberalizme karşı, henüz hedefi koyulaşmamış olsa da, dünya ölçüsünde isyanın işaretleri çoğalıyor. Tarih tekerrür etmeyeceği için olaylar yirminci yüzyıldaki yollardan değil, günümüzün kendine özgü koşulları içinde yol alacaktır. Ancak isyanın koşullar ne olursa olsun değişmez kanunları da vardır. Örgütsüz ve hedefsiz isyan yenilgiye mahkûmdur. Dünyanın girdiği bu kritik dönem, bu unutulan gerçeğin yeniden kazanılacağı bir dönem olacaktır. 

Share:
prev post next post

Leave a Comment Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Yazılar

  • Katliamların hesabını örgütlü gücümüzle soralım
  • En asgari 15 bin
  • Savaşa değil depreme, ölüme değil yaşama bütçe
  • 1 Mayıs Bildirisi​
  • Yaşanacak Bir Ülke Yaratacağız

Son Yorumlar

  • Mehmet YILMAZER Tüm Yazıları için Trump Üçüncü Dünya Savaşına mı Hazırlanıyor? – Mehmet YILMAZER | SODAP
  • M. Sinan MERT Tüm Yazıları için Tegucigalpa Dersleri | SODAP
  • Mehmet YILMAZER Tüm Yazıları için 2019 Savaşları | SODAP
  • M. Sinan MERT Tüm Yazıları için Demokrasiyi Boğan Anti-Amerikancılık – M. Sinan MERT | SODAP
  • Mehmet YILMAZER Tüm Yazıları için Eksen Kaymasında Son Durum – Mehmet YILMAZER | SODAP

Categories

Recent Posts

  • Katliamların hesabını örgütlü gücümüzle soralım

    Aralık 20, 2022
  • En asgari 15 bin

    Aralık 12, 2022
  • Savaşa değil depreme, ölüme değil yaşama

    Kasım 23, 2022

Archives

Meta

  • Giriş
  • Yazı beslemesi
  • Yorum beslemesi
  • WordPress.org

SODAP

Sosyalist Dayanışma Platformu

Twitter Facebook Instagram Youtube

Copyleft © 2021